"ELB" kelimesini diğer meallerde de aramak için; lütfen kutudan meal seçin.

Bu mealde "ELB" kelimesinin geçtiği ayet sayısı: 165

SURE ADI AYET
Yunus (99) Eğer Rabbin dileseydi, yeryüzünde bulunanların hepsi ELBette topyekün iman ederlerdi. Böyle iken sen mi mü'min olsunlar diye, insanları zorlayacaksın?
Hud (5) İyi bilin ki onlar, O'ndan gizlenmek için, kalplerindeki düşmanlığı gizliyorlar. Yine iyi bilin ki, ELBiselerine büründükleri zaman bile, Allah onların gizlediklerini de, açığa vurduklarını da bilir. Çünkü O, göğüslerin özünü (kalplerde olanı) hakkıyla bilendir.
Hud (45) Nûh Rabbine seslenip şöyle dedi: "Rabbim! Şüphesiz oğlum da âilemdendir. Senin va'din ELBette gerçektir. Sen de hükmedenlerin en iyi hükmedenisin."
Hud (110) Andolsun, biz Mûsâ'ya Kitab'ı (Tevrat'ı) vermiştik de onun hakkında ayrılığa düşülmüştü. Eğer daha önce Rabbinin bir sözü geçmemiş olsaydı, ELBette aralarında hüküm verilirdi. Onlar da (müşrikler de) o Kur'an hakkında derin bir şüphe içindedirler.
Yusuf (57) ELBette ki, ahiret mükâfatı, inananlar ve Allah'a karşı gelmekten sakınanlar için daha iyidir.
Yusuf (63) Onlar, babalarına döndüklerinde, "Ey babamız! Bize artık zahire verilmeyecek. Kardeşimizi (Bünyamin'i) bizimle gönder ki zahire alalım. Onu biz ELBette koruruz" dediler.
Yusuf (109) Biz senden önce de, memleketler halkından ancak kendilerine vahyettiğimiz birtakım erkekleri peygamber olarak gönderdik. Yeryüzünde dolaşıp da, kendilerinden önce gelenlerin akıbetlerinin nasıl olduğuna bakmadılar mı? ELBette ahiret yurdu Allah'a karşı gelmekten sakınanlar için daha iyidir. Hâlâ aklınızı kullanmıyor musunuz?
Hicr (50) Ey Muhammed! Kullarıma, benim ELBette çok bağışlayıcı, çok merhametli olduğumu, azabımın da elem dolu azap olduğunu haber ver.
Hicr (9) Şüphesiz o zikri (Kur'an'ı) biz indirdik biz! Onun koruyucusu da ELBette biziz.
İbrahim (7) Hani Rabbiniz şöyle duyurmuştu: "Andolsun, eğer şükrederseniz ELBette size nimetimi artırırım. Eğer nankörlük ederseniz hiç şüphesiz azabım çok şiddetlidir."
İbrahim (12) "Allah bize yollarımızı dosdoğru göstermişken, biz ne diye ona tevekkül etmeyelim? Bize yaptığınız eziyete ELBette katlanacağız. Tevekkül edenler yalnız Allah'a tevekkül etsinler."
İbrahim (14) "Onlardan sonra sizi ELBette o yere yerleştireceğiz. Bu, makamımdan korkan ve tehdidimden sakınan kimseler içindir."
Nahl (11) Allah o su ile size; ekin, zeytin, hurma ağaçları, üzümler ve her türlü meyvelerden bitirir. ELBette bunda düşünen bir kavim için bir ibret vardır.
Nahl (41) Zulme uğradıktan sonra Allah yolunda hicret edenlere gelince, ELBette onları dünyada güzel bir şekilde yerleştiririz. Ahiret mükafatı ise daha büyüktür. Keşke bilselerdi...
Nahl (67) Hurma ağaçlarının meyvelerinden ve üzümlerden hem içki, hem de güzel bir rızık edinirsiniz. ELBette bunda aklını kullanan bir toplum için bir ibret vardır.
Nahl (81) Allah, yarattıklarından sizin için gölgeler yaptı ve dağlarda da sizin için barınaklar var etti. Sizi sıcaktan koruyacak ELBiseler ve savaşta sizi koruyacak zırhlar verdi. Böylece Allah, müslüman olasınız diye üzerinizde olan nimetini tamamlıyor.
Nahl (86) Allah'a ortak koşanlar ortaklarını gördüklerinde diyecekler ki: "Rabbimiz! Bunlar, seni bırakıp kendilerine tapmış olduğumuz ortaklarımızdır." Koştukları ortaklar da onlara: "Siz ELBette yalancılarsınız" diye laf atacaklar.
Nahl (92) Bir topluluk diğer bir topluluktan daha (güçlü ve) çoktur diye yeminlerinizi aranızda bir hile ve fesat sebebi yaparak, ipliğini iyice eğirip büktükten sonra (tekrar) çözüp bozan kadın gibi olmayın. Allah bununla sizi ancak imtihan eder. Hakkında ayrılığa düştüğünüz şeyleri kıyamet günü size ELBette açıklayacaktır.
Nahl (96) Sizin yanınızdaki tükenir, Allah katında olan ise kalıcıdır. ELBette sabredenlere, yapmakta olduklarının en güzeliyle mükafatlarını vereceğiz.
Nahl (97) Erkek veya kadın, kim mü'min olarak iyi iş işlerse, ELBette ona hoş bir hayat yaşatacağız ve onların mükafatlarını yapmakta olduklarının en güzeli ile vereceğiz.
< Önceki Sayfa 1 2 3 4 5 6 7 8 9 Sonraki Sayfa >