"ET" kelimesini diğer meallerde de aramak için; lütfen kutudan meal seçin.

Bu mealde "ET" kelimesinin geçtiği ayet sayısı: 737

SURE ADI AYET
Tevbe (74) Bir şey söylemediklerine dair Allah'a yemin ediyorlar. Halbuki o küfür sözünü söylediler ve (sözde) müslüman olduktan sonra inkar ETtiler. Ayrıca başaramadıkları şeye (peygamberi öldürmeye) de yeltendiler. Sırf, Allah ve Resûlü kendi lütfu ile onları zengin kıldığı için intikam almaya kalktılar. Eğer tövbe ederlerse kendileri için hayırlı olur. ŞayET yüz çevirirlerse Allah onları dünyada ve ahirETte elem dolu bir azaba çarptıracaktır. Artık onlar için yeryüzünde ne bir dost ne de bir yardımcı vardır.
Tevbe (76) Fakat Allah lütuf ve kereminden onlara verince, onda cimrilik ETtiler ve yüz çevirerek dönüp gittiler.
Tevbe (80) Onlar için ister bağışlanma dile ister dileme (farkETmez.) Onlar için yETmiş kez bağışlanma dilesen de, Allah onları asla affETmeyecektir. Bu, onların Allah ve Resûlünü inkâr ETmiş olmaları sebebiyledir. Allah fasık topluluğu doğru yola ilETmez.
Tevbe (81) Allah'ın Resûlüne karşı gelerek (sefere çıkmayıp) geri bırakılanlar, oturup kalmalarına sevindiler. Allah yolunda mallarıyla canlarıyla cihad ETmek hoşlarına gitmedi ve "Bu sıcakta sefere çıkmayın" dediler. De ki: "Cehennemin ateşi daha sıcaktır." Keşke anlasalardı.
Tevbe (84) Onlardan ölen hiçbirine asla namaz kılma ve kabrinin başında durma. Çünkü onlar Allah'ı ve Resûlünü inkâr ETtiler ve fasık olarak öldüler.
Tevbe (85) Onların malları ve evlatları seni imrendirmesin. Allah bunlarla ancak, dünyada kendilerine azap ETmeyi ve canlarının kafir olarak çıkmasını istiyor.
Tevbe (88) Fakat peygamber ve beraberindeki mü'minler, mallarıyla, canlarıyla cihat ETtiler. Bütün hayırlar işte bunlarındır. İşte bunlar kurtuluşa erenlerin ta kendileridir.
Tevbe (94) Onlara döndüğünüzde, size mazerET beyan edeceklerdir. De ki: "MazerET beyan ETmeyin. Size kesinlikle inanmayız. Çünkü Allah bize sizin durumunuzu bildirdi. Bundan böyle davranışlarınızı Allah da Resûlü de görecek. Sonra hepiniz, gaybı da görülen âlemi de bilene döndürüleceksiniz de yapmakta olduğunuz şeyleri size haber verecek."
Tevbe (102) Diğer bir kısmı ise, günahlarını itiraf ETtiler. Bunlar salih amelle kötü ameli birbirine karıştırmışlardır. Umulur ki Allah tövbelerini kabul eder. Çünkü Allah çok bağışlayandır, çok merhamET edendir.
Tevbe (103) Onların mallarından, onları kendisiyle arındıracağın ve temizleyeceğin bir sadaka (zekat) al ve onlara dua ET. Çünkü senin duan onlar için sükûnETtir (Onların kalplerini yatıştırır.) Allah hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir.
Tevbe (107) Bir de zararlı faaliyETlerde bulunmak, küfre yardım ETmek, mü'minler arasına ayrılık sokmak için ve öteden beri Allah ve Resûlüne karşı savaşanlara üs olsun diye bir mescit yapanlar vardır. Bunlar, "Bizim iyilikten başka hiçbir kasdımız yok" diye de mutlaka yemin ederler. Ama Allah şâhitlik eder ki bunlar mutlaka yalancıdırlar.
Tevbe (117) Andolsun Allah; Peygamber ile içlerinden bir kısmının kalpleri eğrilmeğe yüz tuttuktan sonra, sıkıntılı bir zamanda ona uyan muhacirlerle ensarın tövbelerini kabul ETmiştir. EvET, onların tövbelerini kabul ETmiştir.
Tevbe (118) Savaştan geri kalan üç kişinin de tövbelerini kabul ETti. Yeryüzü bütün genişliğine rağmen onlara dar gelmiş, vicdanları da kendilerini sıktıkça sıkmış, böylece Allah(ın azabın)dan yine ona sığınmaktan başka çare olmadığını anlamışlardı. Sonra (eski hallerine) dönsünler diye, onların tövbelerini de kabul ETti. Şüphesiz Allah, tövbeyi çok kabul eden ve çok merhamET edendir.
Tevbe (120) Medine halkı ve onların çevresinde bulunan bedevîlere, Allah'ın Resûlünden geri kalmak, kendi canlarını onun canından üstün tutmak yaraşmaz. Çünkü onların, Allah yolunda çektikleri susuzluk, yorgunluk, açlık, kâfirleri öfkelendirmek üzere bir yere adım atmaları ve düşmana karşı herhangi bir başarı kazanmaları gibi hiçbir olay yoktur ki karşılığında kendilerine iyi bir amel (in sevabı) yazılmış olmasın. Şüphesiz Allah iyilik yapanların mükafatını elbETte zayi ETmez.
Tevbe (124) Herhangi bir sûre indirildiğinde, içlerinden, (alaylı bir şekilde) "Bu hanginizin imanını artırdı?" diyenler olur. İman ETmiş olanlara gelince, inen sûre onların imanını artırmıştır. Onlar bunu birbirlerine müjdelerler.
Tevbe (129) Eğer yüz çevirirlerse de ki: "Bana Allah yETer. O'ndan başka hiçbir ilah yoktur. Ben ancak O'na tevekkül ETtim. O, yüce Arşın sahibidir."
Yunus (91) Şimdi mi?! Oysa daha önce isyan ETmiş ve bozgunculardan olmuştun.
Yunus (90) İsrailoğullarını denizden geçirdik. Firavun da, askerleriyle birlikte zulmETmek ve saldırmak üzere, derhal onları takibe koyuldu. NihayET boğulmak üzere iken, "İsrailoğulları'nın iman ETtiğinden başka hiçbir ilah olmadığına inandım. Ben de müslümanlardanım" dedi.
Yunus (88) Mûsâ şöyle dedi: "Ey Rabbimiz! Gerçekten sen Firavun'a ve onun ileri gelenlerine dünya hayatında nice zinET ve mallar verdin. Ey Rabbimiz, yolundan saptırsınlar diye mi? Ey Rabbimiz, sen onların mallarını silip süpür ve kalplerine darlık ver, çünkü onlar elem dolu azabı görünceye kadar iman ETmezler."
Yunus (85) Onlar da şöyle dediler: "Biz yalnız Allah'a tevekkül ETtik. Ey Rabbimiz, bizi zalimler topluluğunun baskı ve şiddETine maruz bırakma!"
< Önceki Sayfa 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 Sonraki Sayfa >