"Il" kelimesini diğer meallerde de aramak için; lütfen kutudan meal seçin.

Bu mealde "Il" kelimesinin geçtiği ayet sayısı: 604

SURE ADI AYET
İsra (5) Nihayet bu iki bozgunculuktan Ilkinin zamanı gelince (sizi cezalandırmak için) üzerinize, pek güçlü olan birtakım kullarımızı gönderdik. Onlar evlerinizin arasına kadar sokuldular. Bu, herhâlde yerine gelmesi gereken bir va'd idi.
İsra (22) Allah Ile birlikte başka bir tanrı edinme, yoksa kınanmış ve yalnızlığa itIlmiş olarak kalırsın.
İsra (35) Ölçtüğünüzde ölçmeyi tam yapın, doğru terazi Ile tartın. Bu daha hayırlı, sonuç bakımından daha güzeldir.
İsra (39) Bunlar, Rabbinin sana vahyettiği bazı hikmetlerdir. Allah Ile birlikte başka Ilah edinme. Sonra kınanmış ve Allah'ın rahmetinden kovulmuş olarak cehenneme atılırsın.
İsra (42) De ki: "Eğer onların iddia ettiği gibi, Allah'la beraber (başka) Ilahlar olsaydı, o zaman o Ilahlar da arşın sahibine ulaşmak için elbette bir yol ararlardı.
İsra (44) Yedi gök, yer ve bunların içinde bulunanlar Allah'ı tespih ederler. Her şey O'nu hamd Ile tespih eder. Ancak, siz onların tespihlerini anlamazsınız. O, halîm'dir (hemen cezalandırmaz, mühlet verir), çok bağışlayandır.
İsra (46) Kur'an'ı anlamamaları için kalpleri üzerine perdeler, kulaklarına da ağırlık koyarız. Kur'an'da (ibadete layık Ilah olarak) sadece Rabbini andığın zaman arkalarına dönüp kaçarlar.
İsra (51) "Yahut aklınızca, dirIltIlmesi daha da imkansız olan başka bir varlık olun, (yine de dirIltIleceksiniz.)" Diyecekler ki: "Peki bizi hayata tekrar kim döndürecek?" De ki: "Sizi Ilk defa yaratan". Bunun üzerine başlarını sana (alaylı bir tarzda) sallayacaklar ve "Ne zamanmış o?" diyecekler. De ki: "Yakın olsa gerek!"
İsra (56) De ki: "Onu bırakıp da Ilah diye Ileri sürdüklerinizi çağırın. Onlar, başınızdaki sıkıntıyı ne kaldırabIlirler ne de değiştirebIlirler."
İsra (61) Hani meleklere, "Adem için saygı Ile eğIlin" demiştik, onlar da saygı Ile eğIlmişlerdi. Yalnız İblis saygı Ile eğIlmemiş, "Hiç ben, çamur halinde yarattığın kimse için saygı Ile eğIlir miyim?" demişti.
İsra (85) Ve sana ruh hakkında soru soruyorlar. De ki: "Ruh, Rabbimin bIleceği bir şeydir. Size pek az Ilim verIlmiştir."
İsra (97) Allah kimi doğru yola Iletirse işte o, doğru yolu bulmuştur. Kimi de saptırırsa böyleleri için O'nun dışında dostlar bulamazsın. Onları kıyamet günü körler, dIlsizler ve sağırlar olarak yüzüstü haşredeceğiz. Varacakları yer cehennemdir. Cehennemin ateşi dindikçe, onlara çılgın ateşi artırırız.
İsra (105) Biz onu (Kur'an'ı) hak olarak indirdik ve o da hak Ile indi. Seni de ancak müjdeci ve uyarıcı olarak gönderdik.
İsra (107) De ki: "Ona ister inanın, ister inanmayın. Şüphesiz, daha önce kendIlerine Ilim verIlenler, Kur'an kendIlerine okunduğunda derhal yüzüstü secdeye kapanırlar."
İsra (111) "Hamd, çocuk edinmeyen, mülkte ortağı olmayan, zIllet ve acizliğin gerektirdiği bir yardımcıya ihtiyacı bulunmayan Allah'a mahsustur" de ve O'nu tekbir Ile yücelt.
Kehf (4) (Allah onu), katından gelecek şiddetli bir azap Ile (inanmayanları) uyarmak, salih ameller işleyen mü'minleri, içlerinde ebedi olarak kalacakları güzel bir mükâfat (cennet) Ile müjdelemek ve "Allah bir çocuk edindi" diyenleri de uyarmak için dosdoğru bir kitap kıldı.
Kehf (15) Kalkıp da, "Rabbimiz, göklerin ve yerin Rabbidir. Ondan başkasına asla Ilah demeyiz. Yoksa andolsun ki saçma bir söz söylemiş oluruz. Şunlar, şu kavmimiz, ondan başka tanrılar edindIler. Onlar hakkında açık bir delIl getirselerdi ya! Artık kim Allah'a karşı yalan uydurandan daha zalimdir?" dediklerinde onların kalplerine kuvvet vermiştik.
Kehf (18) Uykuda oldukları halde sen onları uyanık sanırsın. Biz onları sağa sola çeviriyorduk. Köpekleri de mağaranın girişinde iki kolunu uzatmış (yatmakta idi.) Onları görseydin, mutlaka onlardan yüz çevirip kaçardın ve gördüklerin yüzünden için korku Ile dolardı.
Kehf (19) Böylece biz, birbirlerine sorsunlar diye onları uyandırdık. İçlerinden biri: "Ne kadar kaldınız"? dedi. (Bir kısmı) "Bir gün, ya da bir günden az", dedIler. (Diğerleri de) şöyle dedIler: "Ne kadar kaldığınızı Rabbiniz daha iyi bIlir. Şimdi siz birinizi şu gümüş para Ile kente gönderin de baksın; (şehir halkından) hangisinin yiyeceği daha temiz ve lezzetli ise ondan size bir rızık getirsin. Ayrıca, çok nazik davransın (da dikkat çekmesin) ve sizi hiçbir kimseye sakın sezdirmesin."
Kehf (29) De ki: "Hak, Rabbinizdendir. Artık dIleyen iman etsin, dIleyen inkar etsin." Biz zalimlere öyle bir ateş hazırladık ki, onun alevden duvarları kendIlerini çepeçevre kuşatmıştır. (Susuzluktan) feryat edip yardım dIlediklerinde, maden eriyiği gibi, yüzleri yakıp kavuran bir su Ile kendIlerine yardım edIlir. O ne kötü bir içecektir! Cehennem ne korkunç bir yaslanacak yerdir.
< Önceki Sayfa 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 Sonraki Sayfa >