"NA" kelimesini diğer meallerde de aramak için; lütfen kutudan meal seçin.

Bu mealde "NA" kelimesinin geçtiği ayet sayısı: 316

SURE ADI AYET
Ankebut (45) (Ey Muhammed!) Kitaptan saNA vahyoluNAnı oku, NAmazı da dosdoğru kıl. Çünkü NAmaz, insanı hayasızlıktan ve kötülükten alıkor. Allah'ı anmak (olan NAmaz) elbette en büyük ibadettir. Allah yaptıklarınızı biliyor.
Ankebut (61) Andolsun, eğer onlara, "Gökleri ve yeri kim yarattı, güneşi ve ayı hizmetinize kim verdi?" diye soracak olsan mutlaka, "Allah" diyeceklerdir. O halde NAsıl(haktan) döndürülüyorlar?
Ankebut (66) Kendilerine verdiğimiz nimetlere NAnkörlük etsinler ve bir süre daha faydalansınlar bakalım! İleride bilecekler.
Rum (9) (Yine) onlar, yeryüzünde dolaşıp kendilerinden öncekilerin sonunun NAsıl olduğuNA bakmadılar mı? Onlar kendilerinden daha kuvvetli idiler. Yeryüzünü sürüp işlemişler ve orayı kendilerinin imar ettiğinden daha çok imar etmişlerdi. Onlara da peygamberleri apaçık deliller getirmişlerdi. Allah onlara asla zulmediyor değildi. Fakat onlar kendilerine zulmediyorlardı.
Rum (32) Allah'a yönelmiş kimseler olarak yüzünüzü hak dine çevirin, O'NA karşı gelmekten sakının, NAmazı dosdoğru kılın ve müşriklerden; dinlerini darmadağınık edip grup grup olan kimselerden olmayın. (Ki onlardan) her bir grup kendi katındaki (dinî anlayış) ile sevinip böbürlenmektedir.
Rum (42) De ki: "Yeryüzünde dolaşın da önceki milletlerin sonlarının NAsıl olduğuNA bakın." Onların çoğu Allah'a ortak koşan kimselerdi.
Rum (50) Allah'ın rahmetinin eserlerine bak! Yeryüzünü ölümünden sonra NAsıl diriltiyor. Şüphe yok ki, o ölüleri de elbette diriltecektir. O her şeye hakkıyla gücü yetendir.
Rum (51) Andolsun, eğer (ekinlerine zararlı) bir rüzgar göndersek de o ekini sararmış görseler, ardından mutlaka NAnkörlük etmeye başlarlar.
Lokman (32) Onları (denizde,) bir dalga gölgelikler gibi kapladığında, dini Allah'a has kılarak oNA yalvarırlar. Allah onları kurtarıp karaya çıkarınca, onlardan bir kısmı orta yolu tutar. Bizim âyetlerimizi ise ancak son derece kaypak, son derece NAnkör olanlar inkar eder.
Lokman (17) "Yavrum! NAmazı dosdoğru kıl. İyiliği emret. Kötülükten alıkoy. BaşıNA gelen musibetlere karşı sabırlı ol. Çünkü bunlar kesin olarak emredilmiş işlerdendir."
Lokman (12) Andolsun, biz Lokmân'a "Allah'a şükret" diye hikmet verdik. Kim şükrederse ancak kendisi için şükretmiş olur. Kim de NAnkörlük ederse, bilsin ki Allah her bakımdan sınırsız zengindir, övülmeye lâyıktır.
Lokman (9) Şüphesiz, iman edip salih amel işleyenler için içlerinde ebedi kalacakları NAîm cennetleri vardır. Allah (bu konuda) gerçek bir vaadde bulunmuştur. O mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir.
Lokman (4) Onlar; NAmazı dosdoğru kılan, zekâtı veren kimselerdir. Onlar ahirete de kesin olarak iNAnırlar.
Ahzab (7) Hani biz peygamberlerden sağlam söz almıştık. Senden, Nûh'tan, İbrahim, Mûsâ ve Meryem oğlu İsa'dan da. Evet biz onlardan sapa sağlam bir söz almıştık.
Ahzab (33) Evlerinizde oturun. Önceki cahiliye dönemi kadınlarının açılıp saçıldığı gibi siz de açılıp saçılmayın. NAmazı kılın, zekatı verin. Allah'a ve Resülüne itaat edin. Ey Peygamberin ev halkı! Allah sizden ancak güNAh kirini gidermek ve sizi tertemiz yapmak istiyor.
Ahzab (35) Şüphesiz müslüman erkeklerle müslüman kadınlar, mü'min erkeklerle mü'min kadınlar, itaatkar erkeklerle itaatkar kadınlar, doğru erkeklerle doğru kadınlar, sabreden erkeklerle sabreden kadınlar, Allah'a derinden saygı duyan erkekler, Allah'a derinden saygı duyan kadınlar, sadaka veren erkeklerle sadaka veren kadınlar, oruç tutan erkeklerle oruç tutan kadınlar, NAmuslarını koruyan erkeklerle NAmuslarını koruyan kadınlar, Allah'ı çokça aNAn erkeklerle çokça aNAn kadınlar var ya, işte onlar için Allah bağışlanma ve büyük bir mükafat hazırlamıştır.
Sebe (17) Nimetlere karşı NAnkörlük etmeleri sebebiyle onları işte böyle cezalandırdık. Biz (bu şekilde) ancak NAnkörleri cezalandırırız.
Sebe (45) Onlardan öncekiler de yalanlamışlardı. Halbuki bunlar onlara verdiğimiz şeylerin onda birine bile ulaşamamışlardır. Elçilerimi yalanladılar. Peki, beni inkar etmenin sonucu NAsıl oldu!
Sebe (52) (Azabı görünce), "oNA iNAndık derler" ama onlar için, artık uzak bir yerden (dünyadan)3 iman elde etmek NAsıl mümkün olur?
Fatır (36) İnkar edenler için ise cehennem ateşi vardır. Öldürülmezler ki ölsünler. Kendilerinden cehennem azabı da hafifletilmez. İşte biz her NAnkörü böyle cezalandırırız.
< Önceki Sayfa 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 Sonraki Sayfa >