"T" kelimesini diğer meallerde de aramak için; lütfen kutudan meal seçin.

Bu mealde "T" kelimesinin geçtiği ayet sayısı: 1573

SURE ADI AYET
Tevbe (69) (Ey münafıklar!), siz de Tıpkı, sizden öncekiler gibisiniz: Onlar sizden daha güçlü, malları ve çocukları daha fazlaydı. Onlar paylarına düşenden faydalanmışlardı. Sizden öncekilerin, paylarına düşenden faydalandığı gibi siz de payınıza düşenden öylece faydalandınız ve onların daldığı gibi, siz de (dünya zevkine) daldınız. İşTe onların dünyada da ahireTTe de amelleri boşa giTmişTir. İşTe onlar ziyana uğrayanların Ta kendileridir.
Tevbe (74) Bir şey söylemediklerine dair Allah'a yemin ediyorlar. Halbuki o küfür sözünü söylediler ve (sözde) müslüman oldukTan sonra inkar eTTiler. Ayrıca başaramadıkları şeye (peygamberi öldürmeye) de yelTendiler. Sırf, Allah ve Resûlü kendi lüTfu ile onları zengin kıldığı için inTikam almaya kalkTılar. Eğer Tövbe ederlerse kendileri için hayırlı olur. ŞayeT yüz çevirirlerse Allah onları dünyada ve ahireTTe elem dolu bir azaba çarpTıracakTır. ArTık onlar için yeryüzünde ne bir dosT ne de bir yardımcı vardır.
Tevbe (77) Allah'a verdikleri sözü TuTmadıkları ve yalan söyledikleri için o da kalplerine, kendisiyle karşılaşacakları güne kadar (sürecek) bir nifak sokTu.
Tevbe (80) Onlar için isTer bağışlanma dile isTer dileme (farkeTmez.) Onlar için yeTmiş kez bağışlanma dilesen de, Allah onları asla affeTmeyecekTir. Bu, onların Allah ve Resûlünü inkâr eTmiş olmaları sebebiyledir. Allah fasık Topluluğu doğru yola ileTmez.
Tevbe (88) FakaT peygamber ve beraberindeki mü'minler, mallarıyla, canlarıyla cihaT eTTiler. BüTün hayırlar işTe bunlarındır. İşTe bunlar kurTuluşa erenlerin Ta kendileridir.
Tevbe (91) Allah'a ve Resûlüne karşı sadık ve samimi oldukları Takdirde, güçsüzlere, hasTalara ve (seferde) harcayacakları bir şey bulamayanlara (sefere kaTılmadıkları için) bir günah yokTur. İyilikTe bulunan kimselerin (kınanması) için de bir sebep yokTur. Allah çok bağışlayandır, çok merhameT edendir.
Tevbe (93) Sorumluluk ancak, zengin oldukları halde senden izin isTeyenleredir. Bunlar, geri kalan (kadınlarla) birlikTe olmaya razı oldular. Allah Ta kalplerini mühürledi. ArTık onlar bilmezler.
Tevbe (96) Kendilerinden razı olasınız diye, size yemin edeceklerdir. Siz onlardan razı olsanız bile, Allah o fasıklar Topluluğundan asla razı olmaz.
Tevbe (97) Bedevîler inkâr ve nifak bakımından daha ileri ve Allah'ın peygamberine indirdiği hükümlerin sınırlarını Tanımamaya daha yaTkındırlar. Allah hakkıyla bilendir, hüküm ve hikmeT sahibidir.
Tevbe (102) Diğer bir kısmı ise, günahlarını iTiraf eTTiler. Bunlar salih amelle köTü ameli birbirine karışTırmışlardır. Umulur ki Allah Tövbelerini kabul eder. Çünkü Allah çok bağışlayandır, çok merhameT edendir.
Tevbe (103) Onların mallarından, onları kendisiyle arındıracağın ve Temizleyeceğin bir sadaka (zekaT) al ve onlara dua eT. Çünkü senin duan onlar için sükûneTTir (Onların kalplerini yaTışTırır.) Allah hakkıyla işiTendir, hakkıyla bilendir.
Tevbe (104) Onlar, kullarının Tövbesini kabul edenin ve sadakaları alanın Allah olduğunu; Tövbeyi çok kabul edenin, çok merhameTli olanın Allah olduğunu bilmediler mi?
Tevbe (106) (Sefere kaTılmayanlardan) diğer bir kısmı da, Allah'ın emrine bırakılmışlardır. Bunlara ya azap eder ya da Tövbelerini kabul eder. Allah hakkıyla bilendir, hüküm ve hikmeT sahibidir.
Tevbe (108) Onun içinde asla namaz kılma. İlk günden Temeli Takva (Allah'a karşı gelmekTen sakınmak) üzerine kurulan mesciT (Kuba mescidi), içinde namaz kılmana elbeTTe daha layıkTır. Orada Temizlenmeyi seven adamlar vardır. Allah da TerTemiz onları sever.
Tevbe (109) Binâsını Takva (Allah'a karşı gelmekTen sakınmak) ve onun rızasını kazanmak Temeli üzerine kuran kimse mi daha hayırlıdır, yoksa binasını çökmeye yüz TuTmuş bir yarın kenarına kurup, onunla birlikTe kendisi de cehennem aTeşine yuvarlanan kimse mi? Allah zalimler Topluluğunu doğru yola erdirmez.
Tevbe (111) Şüphesiz Allah, mü'minlerden canlarını ve mallarını, kendilerine vereceği cenneT karşılığında saTın almışTır. ArTık, onlar Allah yolunda savaşırlar, öldürürler ve ölürler. Allah bunu TevraT'Ta, İncil'de ve Kur'an'da kesin olarak va'deTmişTir. Kimdir sözünü Allah'Tan daha iyi yerine geTiren? O halde, yapmış olduğunuz bu alışverişTen dolayı sevinin. İşTe asıl bu büyük başarıdır.
Tevbe (112) Bunlar, Tövbe edenler, ibâdeT edenler, hamdedenler, oruç TuTanlar, rükû' ve secde edenler, iyiliği emredip köTülükTen alıkoyanlar ve Allah'ın koyduğu sınırları hakkıyla koruyanlardır. Mü'minleri müjdele.
Tevbe (115) Doğru yola ileTTikTen sonra, sakınacakları şeyleri kendilerine apaçık bildirmedikçe, Allah bir Toplumu sapTıracak değildir. Şüphesiz Allah her şeyi hakkıyla bilendir.
Tevbe (117) Andolsun Allah; Peygamber ile içlerinden bir kısmının kalpleri eğrilmeğe yüz TuTTukTan sonra, sıkınTılı bir zamanda ona uyan muhacirlerle ensarın Tövbelerini kabul eTmişTir. EveT, onların Tövbelerini kabul eTmişTir.
Tevbe (118) SavaşTan geri kalan üç kişinin de Tövbelerini kabul eTTi. Yeryüzü büTün genişliğine rağmen onlara dar gelmiş, vicdanları da kendilerini sıkTıkça sıkmış, böylece Allah(ın azabın)dan yine ona sığınmakTan başka çare olmadığını anlamışlardı. Sonra (eski hallerine) dönsünler diye, onların Tövbelerini de kabul eTTi. Şüphesiz Allah, Tövbeyi çok kabul eden ve çok merhameT edendir.
< Önceki Sayfa 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 Sonraki Sayfa >