"bu" kelimesini diğer meallerde de aramak için; lütfen kutudan meal seçin.

Bu mealde "bu" kelimesinin geçtiği ayet sayısı: 1394

SURE ADI AYET
Müminun (10) İşte bunlar varis olanların ta kendileridir.
Müminun (14) Sonra bu az suyu "alaka" haline getirdik. Alakayı da "mudga" 2yaptık. bu "mudga"yı da kemiklere dönüştürdük ve bu kemiklere de et giydirdik. Nihayet onu bambaşka bir yaratık olarak ortaya çıkardık. Yaratanların en güzeli olan Allah'ın şânı ne yücedir!
Müminun (15) Sonra (ey insanlar) siz bunun ardından muhakkak öleceksiniz.
Müminun (19) Onunla sizin için hurma bahçeleri ve üzüm bağları meydana getirdik. bu bağ ve bahçelerde sizin için pek çok meyveler vardır ve siz onlardan yiyorsunuz.
Müminun (24) bunun üzerine kendi kavminden inkar eden ileri gelenler şöyle dediler: "bu ancak sizin gibi bir beşerdir, size üstünlük taslamak istiyor. Eğer Allah dileseydi bir melek gönderirdi. Biz önceki atalarımızdan böyle bir şey duymadık."
Müminun (27) bunun üzerine Nûh'a, "Bizim gözetimimiz altında ve vahyimize göre o gemiyi yap" diye vahyettik. "Bizim emrimiz gelip de tandır kaynamaya başlayınca, (sular coşup taştığında Nûh'a) dedik ki: "Her cins canlıdan (erkekli dişili) birer çift, bir de kendileri aleyhinde daha önce hüküm verilmiş olanlardan başka aileni gemiye al ve zulmeden kimseler hakkında bana hiç yalvarma! Şüphesiz onlar suda boğulacaklardır."
Müminun (30) Şüphesiz bu olayda ibretler vardır. Biz gerçekten (kullarımızı) imtihan ederiz.
Müminun (36) "Halbuki bu size vaad olunan şey, ne kadar da uzak!"
Müminun (37) "Hayat, bu dünya hayatından ibarettir. Ölürüz ve yaşarız. Biz tekrar diriltilecek değiliz."
Müminun (42) Sonra bunların arkalarından başka nesiller yarattık.
Müminun (47) bu yüzden, "Kavimleri bize kul köle iken, bizim gibi iki insana mı inanacağız" dediler.
Müminun (48) Böylece ikisini de yalanladılar, bu yüzden de helak edilenlerden oldular.
Müminun (52) Şüphesiz bu (İslâm) tek bir din olarak sizin dininizdir. Ben de Rabbinizim. Öyle ise bana karşı gelmekten sakının.
Müminun (53) (İnsanlar ise, din) işlerini kendi aralarında parça parça ettiler. Her grup kendinde bulunan ile sevinmektedir.
Müminun (61) İşte bunlar hayır işlerine koşuşurlar ve o uğurda öne geçerler.
Müminun (63) Ancak kafirlerin kalbleri bu Kur'an'a karşı bir gaflet içindedir. Onların bundan başka yapageldikleri birtakım (kötü) işleri de vardır.
Müminun (65) Boşuna feryat edip durmayın bugün. Zira bizden yardım görmeyeceksiniz.
Müminun (67) Çünkü âyetlerim size okunurdu da siz buna karşı büyüklük taslayarak arkanızı döner geceleyin toplanıp hezeyanlar savururdunuz.
Müminun (68) Onlar bu sözü (Kur'an'ı) hiç düşünmediler mi? Yoksa kendilerine, önceki atalarına gelmeyen bir şey mi geldi?
Müminun (71) Eğer hak onların arzularına uysaydı gökler ile yer ve onlarda bulunanlar elbette bozulur giderdi. Hayır, biz onlara şereflerini (Kur'an'ı) getirdik. Onlar ise bu şereflerinden yüz çeviriyorlar.
< Önceki Sayfa 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 Sonraki Sayfa >