"dü" kelimesini diğer meallerde de aramak için; lütfen kutudan meal seçin.

Bu mealde "dü" kelimesinin geçtiği ayet sayısı: 508

SURE ADI AYET
Kehf (104) (Ey Muhammed!) De ki: "Amelce en çok ziyana uğrayan; iyi iş yaptıklarını sandıkları halde nya hayatındaki çabaları kaybolup giden kimseleri size haber verelim mi?"
Meryem (14) (Yahya nyaya gelip büyüyünce onu peygamber yaptık ve kendisine) "Ey Yahya kitaba sımsıkı sarıl" dedik. Biz ona daha çocuk iken hikmet ve katımızdan kalp yumuşaklığı ve ruh temizliği vermiştik. O, Allah'tan sakınan, anne babasına iyi davranan bir kimse idi. İsyancı bir zorba değildi.
Meryem (34) Hakkında şüpheye ştükleri hak söze göre Meryem oğlu İsa işte budur.
Meryem (35) Allah'ın çocuk edinmesi şünülemez. O bundan yücedir, uzaktır. Bir işe hükmettiği zaman ona sadece "ol!" der ve o da oluverir.
Meryem (37) (Fakat hıristiyan) gruplar, aralarında ayrılığa ştüler. Büyük bir günü görüp yaşayacakları için vay kafirlerin haline!
Meryem (41) Kitapta İbrahim'i de an. Gerçekten o, son derece rüst bir kimse, bir peygamber idi.
Meryem (59) Onlardan sonra, namazı zayi eden, şehvet ve nyevi tutkularının peşine şen bir nesil geldi. Onlar bu tutumlarından ötürü büyük bir azaba çarptırılacaklardır.
Meryem (67) İnsan, daha önce hiçbir şey değil iken kendisini yarattığımızı şünmez mi?
Meryem (82) Hayır! İlahları, onların ibadetlerini inkar edecekler ve kendilerine şman olacaklar.
Meryem (86) Allah'a karşı gelmekten sakınanları Rahmân'ın huzurunda bir elçiler heyeti gibi toplayacağımız, suçluları da suya koşan susuz develer gibi cehenneme sevkedeceğimiz günü şün!
Ta Ha (39) "Onu (bebek Mûsâ'yı) sandığın içine koy ve denize (Nil'e) bırak ki, deniz onu kıyıya atsın da kendisini, hem bana şman, hem de ona şman olan birisi (Firavun) alsın. Sana da, ey Mûsâ, sevilesin ve gözetimimizde yetiştirilesin diye tarafımızdan bir sevgi bırakmıştım."
Ta Ha (72) Sihirbazlar şöyle dediler: "Bize gelen apaçık delillere ve bizi yaratana seni asla tercih etmeyeceğiz. Artık sen vereceğin hükmü ver. Sen ancak bu nya hayatında hüküm verirsin."
Ta Ha (78) Bunun üzerine Firavun askerleriyle birlikte onların peşine ştü de, deniz onları görülmedik bir şekilde kuşatıp yuttu.
Ta Ha (80) (Allah şöyle dedi:) "Ey İsrailoğulları! Sizi şmanınızdan kurtardık, size Tûr'un sağ yanını vadettik ve size kudret helvası ile bıldırcın indirdik."
Ta Ha (106) "Onların yerlerini mz, boş bir alan halinde bırakacaktır."
Ta Ha (117) Biz de şöyle dedik: "Ey Adem! Şüphesiz bu (İblis) sen ve eşin için bir şmandır. Sakın sizi cennetten çıkarmasın; sonra mutsuz olursun."
Ta Ha (123) Allah şöyle dedi: "Birbirinize şman olarak hepiniz oradan inin. Eğer tarafımdan size bir yol gösterici (kitap) gelir de, kim benim yol göstericime uyarsa artık o, ne (nyada) sapar ne de (ahirette) sıkıntı çeker."
Ta Ha (125) O da şöyle der: "Rabbim! nyada gören bir kimse olduğum halde, niçin beni kör olarak haşrettin?"
Ta Ha (131) Onlardan bazı kesimlere, kendilerini sınamak için nya hayatının süsü olarak verdiğimiz şeylere gözünü dikme. Rabbinin rızkı daha hayırlı ve daha kalıcıdır.
Ta Ha (135) Ey Muhammed, de ki: "Herkes beklemektedir, siz de bekleyin. Yakında kimin z yolun sahipleri olduğunu, kimin doğru yolu bulduğunu bileceksiniz!"
< Önceki Sayfa 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 Sonraki Sayfa >