"ya" kelimesini diğer meallerde de aramak için; lütfen kutudan meal seçin.

Bu mealde "ya" kelimesinin geçtiği ayet sayısı: 2424

SURE ADI AYET
Meryem (57) Onu yüce bir makama yükselttik.
Meryem (58) İşte bunlar, Adem'in ve Nûh ile beraber (gemiye) bindirdiklerimizin soyundan, İbrahim'in, yakub'un ve doğru yola iletip seçtiklerimizin soyundan kendilerine nimet verdiğimiz nebîlerdir. Kendilerine Rahmân'ın âyetleri okunduğu zaman ağlayarak secdeye kapanırlardı.
Meryem (62) Orada boş söz işitmezler. yalnızca (meleklerin) "selam!" (deyişini) işitirler. Orada sabah akşam rızıkları da vardır.
Meryem (67) İnsan, daha önce hiçbir şey değil iken kendisini yarattığımızı düşünmez mi?
Meryem (75) (Ey Muhammed!) De ki: "Kim sapıklık içinde ise Rahmân onlara, istenildiği kadar süre versin! Nihayet kendilerine vaad olunan azabı, ya da kıyameti gördüklerinde kimin yeri daha kötüymüş, kimin taraftarları daha zayıfmış bilecekler.
Meryem (79) Hayır! (İş onun dediği gibi değil). Biz onun söylediklerini yazacağız ve azabını arttırdıkça arttıracağız!
Meryem (91) Rahman'a çocuk isnat etmelerinden dolayı neredeyse gökler parçalanacak, yer yarılacak, dağlar yıkılıp çökecektir!
Meryem (92) Halbuki Rahmân'a bir çocuk edinmek yakışmaz.
Meryem (98) Biz onlardan önce nice nesilleri helak ettik. Onlardan hiçbirini hissediyor yahut onların bir fısıltısını olsun işitiyor musun?
Ta Ha (4) (O) yüksek gökleri yaratanın katından peyderpey indirilmiştir.
Ta Ha (6) Göklerdeki, yerdeki bu ikisi arasındaki ve toprağın altındaki her şey, yalnızca O'nundur.
Ta Ha (10) Hani bir ateş görmüştü de ailesine, "Siz burada kalın, ben bir ateş gördüm (oraya gidiyorum). Umarım ondan size bir kor ateş getiririm, yahut ateşin başında, yol gösterecek birini bulurum" demişti.
Ta Ha (11) Ateşin yanına varınca, ona şöyle seslenildi: "Ey Mûsâ!"
Ta Ha (18) Mûsâ dedi ki: "O benim değneğimdir. Ona dayanırım, onunla koyunlarıma yaprak silkelerim. Onunla başka işlerimi de görürüm."
Ta Ha (20) Mûsâ da onu attı. Bir de ne görsün o, hızla akan bir yılan olmuş!
Ta Ha (29) "Bana ailemden birini yardımcı yap,"
Ta Ha (40) "Hani kız kardeşin (Firavun ailesine) gidiyor ve "size onun bakımını üstlenecek kimseyi göstereyim mi?" diyordu. Derken, gözü aydın olsun, üzülmesin diye seni annene döndürdük. (Sana baktı, büyüdün) ve (kazara) bir cana kıydın da biz seni kederden kurtardık seni sıkı bir denemeden geçirdik (ve kaçıp Medyen'e gittin). Medyen halkı içinde yıllarca kaldın sonra (peygamber olman için) takdir edilmiş bir zamanda (Tûr'a) geldin ey Mûsâ!"
Ta Ha (44) "Ona yumuşak söz söyleyin. Belki öğüt alır, yahut korkar."
Ta Ha (45) Mûsâ ve Hârûn şöyle dediler: "Ey Rabbimiz! Şüphesiz biz, onun bize karşı aşırı davranmasından yahut azmasından korkuyoruz."
Ta Ha (48) "Şüphesiz bize, azabın yalanlayan ve yüz çevirenlere olacağı vahyolundu."
< Önceki Sayfa 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 Sonraki Sayfa >