"yara" kelimesini diğer meallerde de aramak için; lütfen kutudan meal seçin.

Bu mealde "yara" kelimesinin geçtiği ayet sayısı: 380

SURE ADI AYET
Hakka (28) "Malım bana hiçbir yarar sağlamadı."
Mearic (19) Şüphesiz insan çok hırslı ve sabırsız olarak yaratılmıştır.
Mearic (39) Hayır (ne mümkün)! Şüphesiz biz onları kendilerinin de bildikleri şeyden (meniden) yarattık.
Nuh (14) ‘Halbuki, o sizi evrelerden geçirerek yaratmıştır.'
Nuh (15) ‘Görmediniz mi Allah yedi göğü, tabaka tabaka nasıl yaratmıştır?'
Müzzemmil (3) Kalk, birazı hariç olmak üzere geceyi; yarısını ibadetle geçir. Yahut bundan biraz eksilt.
Müzzemmil (18) O günle gök (bile) yarılır, Allah'ın vadi gerçekleşir.
Müzzemmil (20) (Ey Muhammed!) Şüphesiz Rabbin, senin, gecenin üçte ikisine yakın kısmını, yarısını ve üçte birini ibadetle geçirdiğini biliyor. Beraberinde bulunanlardan bir topluluk da böyle yapıyor. Allah gece ve gündüzü düzenleyip takdir eder. Sizin buna (gecenin tümünde yahut çoğunda ibadete) gücünüzün yetmeyeceğini bildi de sizi bağışladı (yükünüzü hafifletti.) Artık Kur'an'dan kolayınıza geleni okuyun. Allah, içinizde hastaların bulunacağını, bir kısmınızın Allah'ın lütfundan rızık aramak üzere yeryüzünde dolaşacağını, diğer bir kısmınızın ise Allah yolunda çarpışacağını bilmektedir. O halde, Kur'an'dan kolayınıza geleni okuyun. Namazı dosdoğru kılın, zekatı verin, Allah'a güzel bir borç verin. Kendiniz için önceden ne iyilik gönderirseniz onu Allah katında daha üstün bir iyilik ve daha büyük mükafat olarak bulursunuz. Allah'tan bağışlama dileyin. Şüphesiz Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.
Müddessir (11) Beni, yarattığım kişiyle başbaşa bırak.
Kıyame (38) Sonra bu, bir "alaka"3 oldu. Derken Allah onu yaratıp güzelce şekillendirdi.
İnsan (2) Şüphesiz biz insanı, karışım halindeki az bir sudan (meniden) yarattık ve onu imtihan edeceğiz. Bu sebeple onu işitir ve görür kıldık.
İnsan (28) Onları biz yarattık ve eklemlerini (birbirine) biz bağladık. Dilediğimizde (onları yok eder) yerlerine benzerlerini getiririz.
Mürselat (9) Gök yarıldığı zaman,
Mürselat (20) Biz sizi bayağı bir sudan (meniden) yaratmadık mı?
Mürselat (27) Orada sabit yüce dağlar yaratmadık mı, size tatlı bir su içirmedik mi?
Mürselat (46) Ey inkar edenler! (Dünyada) yiyin ve birazcık yararlanın! Şüphesiz sizler suçlularsınız.
Nebe (8) Sizleri (erkekli-dişili) eşler halinde yarattık.
Nebe (13) Alev alev yanan aydınlatıcı ve ısıtıcı bir kandil yarattık.
Naziat (27) (Ey inkarcılar!) Sizi yaratmak mı daha zor, yoksa göğü yaratmak mı? Onu Allah kurmuştur.
Naziat (33) Bunları sizin için ve hayvanlarınız için bir yarar kaynağı yaptı.
< Önceki Sayfa 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 Sonraki Sayfa >