"Il" kelimesini diğer meallerde de aramak için; lütfen kutudan meal seçin.

Bu mealde "Il" kelimesinin geçtiği ayet sayısı: 604

SURE ADI AYET
Bakara (128) "Rabbimiz! Bizi sana teslim olmuş kimseler kıl. Soyumuzdan da sana teslim olmuş bir ümmet kıl. Bize ibadet yerlerini ve Ilkelerini göster. Tövbemizi kabul et. Çünkü sen, tövbeleri çok kabul edensin, çok merhametli olansın."
Bakara (133) Yoksa siz Yakub'un, ölüm döşeğinde iken çocuklarına, "Benden sonra kime ibadet edeceksiniz?" dediği, onların da, "Senin Ilahına ve ataların İbrahim, İsmaIl ve İshak'ın Ilahı olan tek bir Ilâha ibadet edeceğiz; bizler ona boyun eğmiş müslümanlarız." dedikleri zaman orada hazır mı bulunuyordunuz?
Bakara (136) Deyin ki: "Biz Allah'a, bize indirIlene (Kur'an'a), İbrahim, İsmaIl, İshak, Yakub ve Yakuboğullarına indirIlene, Mûsâ ve İsa'ya verIlen (Tevrat ve İncIl) Ile bütün diğer peygamberlere Rab'lerinden verIlene iman ettik. Onlardan hiçbirini diğerinden ayırt etmeyiz ve biz ona teslim olmuş kimseleriz."
Bakara (140) Yoksa siz, "İbrahim de, İsmaIl de, İshak da, Yakub Ile Yakuboğulları da yahudi, ya da hıristiyan idIler" mi diyorsunuz? De ki: "Sizler mi daha iyi bIlirsiniz, yoksa Allah mı?" Allah tarafından kendisine ulaşan bir gerçeği gizleyen kimseden daha zalim kimdir? Allah yaptıklarınızdan habersiz değIldir.
Bakara (142) Bir takım kendini bIlmez insanlar, "Onları (müslümanları) yönelmekte oldukları kıbleden çeviren nedir?" diyecekler. De ki: "Doğu da, Batı da Allah'ındır. Allah dIlediği kimseyi doğru yola Iletir."
Bakara (145) Andolsun, sen kendIlerine kitap verIlenlere her türlü mucizeyi getirsen de, onlar yine senin kıblene uymazlar. Sen de onların kıblesine uyacak değIlsin. Onlar birbirlerinin kıblesine de uymazlar. Andolsun, eğer sana gelen bunca Ilimden sonra onların arzu ve keyiflerine uyacak olursan, o takdirde sen de mutlaka zalimlerden olursun.
Bakara (158) Şüphesiz, Safa Ile Merve Allah'ın (dininin) nişanelerindendir. Onun için her kim hac ve umre niyetiyle Kâ'be'yi ziyaret eder ve onları da tavaf ederse bunda bir günah yoktur. Her kim de gönlünden koparak bir hayır işlerse şüphesiz, Allah onu bIlir, karşılığını verir.
Bakara (163) Sizin Ilahınız bir tek Ilahtır. Ondan başka Ilah yoktur. O Rahmân'dır, Rahîm'dir.
Bakara (164) Şüphesiz, göklerin ve yerin yaratılışında, gece Ile gündüzün birbiri ardınca gelişinde, insanlara yarar sağlayacak şeylerle denizde seyreden gemIlerde, Allah'ın gökyüzünden indirip kendisiyle ölmüş toprağı dirIlttiği yağmurda, yeryüzünde her çeşit canlıyı yaymasında, rüzgarları ve gökle yer arasındaki emre amade bulutları evirip çevirmesinde elbette düşünen bir topluluk için delIller vardır.
Bakara (171) İnkar edenleri imana çağıran (peygamber) Ile inkar edenlerin durumu, bağırıp çağırmadan başka bir şey duymayan hayvanlara seslenen (çoban) Ile hayvanların durumu gibidir. Onlar sağırdırlar, dIlsizdirler, kördürler. Bundan dolayı anlamazlar.
Bakara (174) Allah'ın indirdiği kitaptan bir kısmını gizleyip onu az bir bedel Ile değişenler (var ya); işte onlar karınlarına ateşten başka bir şey doldurmuyorlar. Kıyamet günü Allah onlarla ne konuşacak, ne de onları arıtacaktır. Onlar için elem dolu bir azap vardır.
Bakara (185) (O sayılı günler), insanlar için bir hidayet rehberi, doğru yolun ve hak Ile batılı birbirinden ayırmanın apaçık delIlleri olarak Kur'an'ın kendisinde indirIldiği Ramazan ayıdır. Öyle ise içinizden kim bu aya ulaşırsa onu oruçla geçirsin. Kim de hasta veya yolcu olursa tutamadığı günler sayısınca başka günlerde tutsun. Allah size kolaylık dIler, zorluk dIlemez. Bu da sayıyı tamamlamanız ve hidayete ulaştırmasına karşılık Allah'ı yüceltmeniz ve şükretmeniz içindir.
Bakara (194) Haram ay, haram aya karşılıktır. Hürmetler (saygı gösterIlmesi gereken şeyler) kısas kuralına tabidir. O halde kim size saldırırsa, size saldırdığı gibi siz de ona saldırın, (fakat Ileri gitmeyin). Allah'a karşı gelmekten sakının ve bIlin ki, Allah kendine karşı gelmekten sakınanlarla beraberdir.
Bakara (197) Hac (ayları), bIlinen aylardır. Kim o aylarda hacca başlarsa, artık ona hacda cinsel Ilişki, günaha sapmak, kavga etmek yoktur. Siz ne hayır yaparsanız Allah onu bIlir. (Ahiret için) azık toplayın. Kuşkusuz, azığın en hayırlısı takva (Allah'a karşı gelmekten sakınma)dır. Ey akıl sahipleri, bana karşı gelmekten sakının.
Bakara (204) İnsanlardan öylesi de vardır ki, dünya hayatına Ilişkin sözleri senin hoşuna gider. Bir de kalbindekine (Sözünün özüne uyduğuna) Allah'ı şahit tutar. Halbuki o düşmanlıkta en amansız olandır.
Bakara (213) İnsanlar tek bir ümmetti. Allah, müjdecIler ve uyarıcılar olarak peygamberler gönderdi ve beraberlerinde, insanların anlaşmazlığa düştükleri şeyler konusunda, aralarında hüküm vermek üzere kitapları hak olarak indirdi. KendIlerine apaçık âyetler geldikten sonra o konuda ancak; kitap verIlenler, aralarındaki kıskançlık yüzünden anlaşmazlığa düştüler. Bunun üzerine Allah iman edenleri, kendi izniyle, onların hakkında ayrılığa düştükleri gerçeğe Iletti. Allah dIlediğini doğru yola Iletir.
Bakara (230) Eğer erkek karısını (üçüncü defa) boşarsa, kadın, onun dışında bir başka kocayla nikahlanmadıkça ona helal olmaz. (Bu koca da) onu boşadığı takdirde onlar (kadın Ile Ilk kocası) Allah'ın koyduğu ölçüleri gözetebIleceklerine inanıyorlarsa tekrar birbirlerine dönüp evlenmelerinde bir günah yoktur. İşte bunlar Allah'ın, anlayan bir toplum için açıkladığı ölçüleridir.
Bakara (235) (Vefat iddeti beklemekte olan) kadınlara kendIleri Ile evlenmek istediğinizi üstü kapalı olarak anlatmanızda veya bu isteğinizi içinizde saklamanızda sizin için bir günah yoktur. Allah bIliyor ki siz onlara (bunu er geç mutlaka) söyleyeceksiniz. Meşru sözler söylemeniz dışında sakın onlarla gizliden gizliye buluşma yönünde sözleşmeyin. Bekleme müddeti bitinceye kadar da nikah yapmaya kalkışmayın.Şunu da bIlin ki Allah içinizden geçeni hakkıyla bIlir. Onun için Allah'a karşı gelmekten sakının ve yine şunu da bIlin ki Allah gerçekten çok bağışlayandır, halimdir. (Hemen cezalandırmaz, mühlet verir.)
Bakara (240) İçinizden ölüp geriye dul eşler bırakan erkekler, eşleri için, evden çıkarılmaksızın bir yıla kadar geçimlerinin sağlanmasını vasiyet etsinler. Ama onlar (kendIliklerinden) çıkarlarsa, artık onların meşru biçimde kendIleri Ile IlgIli olarak işlediklerinden dolayı size bir günah yoktur. Allah mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir.
Bakara (246) Mûsâ'dan sonra İsraIloğullarının Ileri gelenlerini görmedin mi (ne yaptılar)? Hani, peygamberlerinden birine, "Bize bir hükümdar gönder de Allah yolunda savaşalım" demişlerdi. O, "Ya üzerinize savaş farz kılındığı halde, savaşmayacak olursanız?" demişti. Onlar, "Yurdumuzdan çıkarılmış, çocuklarımızdan uzaklaştırılmış olduğumuz halde Allah yolunda niye savaşmayalım" diye cevap vermişlerdi. Ama onlara savaş farz kılınınca içlerinden pek azı hariç, yüz çevirdIler. Allah zalimleri hakkıyla bIlendir.
< Önceki Sayfa 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 Sonraki Sayfa >