"all" kelimesini diğer meallerde de aramak için; lütfen kutudan meal seçin.

Bu mealde "all" kelimesinin geçtiği ayet sayısı: 2042

SURE ADI AYET
Fetih (29) Muhammed, allah'ın Resülüdür. Onunla beraber olanlar, inkârcılara karşı çetin, birbirlerine karşı da merhametlidirler. Onların, rükû ve secde halinde, allah'tan lütuf ve hoşnutluk istediklerini görürsün. Onların secde eseri olan alametleri yüzlerindedir. İşte bu, onların Tevrat'ta ve İncil'de anlatılan durumlarıdır: Onlar filizini çıkarmış, onu kuvvetlendirmiş, kalınlaşmış, gövdesi üzerine dikilmiş, ziraatçıların hoşuna giden bir ekin gibidirler. allah kendileri sebebiyle inkarcıları öfkelendirmek için onları böyle sağlam ve dirençli kılar. allah, içlerinden salih amel işleyenlere bir bağışlama ve büyük bir mükafat vaad etmiştir.
Hucurat (1) Ey iman edenler! allah'ın ve Peygamberinin önüne geçmeyin. allah'a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz, allah hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir.
Hucurat (3) allah'ın elçisinin huzurunda seslerini kısanlar, allah'ın, gönüllerini takvâ (allah'a karşı gelmekten sakınma) konusunda sınadığı kimselerdir. Onlar için bir bağışlanma ve büyük bir mükâfat vardır.
Hucurat (5) Onlar, sen yanlarına çıkıncaya kadar sabretselerdi, elbette kendileri için daha iyi olurdu. allah, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.
Hucurat (7) Bilin ki, aranızda allah'ın elçisi bulunmaktadır. Eğer o, birçok işlerde size uysaydı, sıkıntıya düşerdiniz. Fakat allah, size imanı sevdirmiş ve onu gönüllerinize güzel göstermiş; inkârı, fasıklığı ve (İslam'ın emirlerine) karşı çıkmayı da çirkin göstermiştir. İşte bunlar doğru yolda olanların ta kendileridir.
Hucurat (8) allah, kendi katından bir lütuf ve nimet olarak böyle yaptı. allah hakkıyla bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir
Hucurat (9) Eğer inananlardan iki grup birbirleriyle savaşırlarsa aralarını düzeltin. Eğer biri ötekine karşı haddi aşarsa, allah'ın buyruğuna dönünceye kadar haddi aşan tarafa karşı savaşın. Eğer (allah'ın emrine) dönerse, artık aralarını adaletle düzeltin ve (onlara) adaletli davranın. Çünkü allah, âdaletli davrananları sever.
Hucurat (10) Mü'minler ancak kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını düzeltin. allah'a karşı gelmekten sakının ki size merhamet edilsin.
Hucurat (12) Ey iman edenler! Zannın bir çoğundan sakının. Çünkü zannın bir kısmı günahtır. Birbirinizin kusurlarını ve mahremiyetlerini araştırmayın. Birbirinizin gıybetini yapmayın. Herhangi biriniz ölü kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı? İşte bundan tiksindiniz! allah'a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz allah tövbeyi çok kabul edendir, çok merhamet edendir.
Hucurat (13) Ey insanlar! Şüphe yok ki, biz sizi bir erkek ve bir dişiden yarattık ve birbirinizi tanımanız için sizi boylara ve kabilelere ayırdık. allah katında en değerli olanınız, O'na karşı gelmekten en çok sakınanınızdır. Şüphesiz allah hakkıyla bilendir, hakkıyla haberdâr olandır.
Hucurat (14) Bedevîler "İman ettik" dediler. De ki: "İman etmediniz. (Öyle ise, "iman ettik" demeyin.) "Fakat boyun eğdik" deyin.2 Henüz iman kalplerinize girmedi. Eğer allah'a ve Peygamberine itaat ederseniz, yaptıklarınızdan hiçbir şeyi eksiltmez. allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir."
Hucurat (15) İman edenler ancak, allah'a ve Peygamberine inanan, sonra şüpheye düşmeyen, allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla cihad edenlerdir. İşte onlar doğru kimselerin ta kendileridir.
Hucurat (16) (Ey Muhammed!) De ki: "Siz allah'a dininizi mi öğretiyorsunuz? Oysa allah, göklerdeki ve yerdeki her şeyi bilir. allah, her şeyi hakkıyla bilendir."
Hucurat (17) Müslüman olmalarını bir lütufta bulunmuş gibi sana hatırlatıyorlar. De ki: "Müslüman olmanızı bir lütuf gibi bana hatırlatıp durmayın. Tam tersine eğer doğru kimselerseniz sizi imana erdirmesinden dolayı allah size lütufta bulunmuş oluyor."
Hucurat (18) Şüphesiz allah, göklerin ve yerin gaybını bilir. allah yaptıklarınızı hakkıyla görendir.
Kaf (8) Bütün bunlar, içtenlikle allah'a yönelen her kulun gönül gözünü açmak ve ona öğüt ve ibret vermek içindir.
Kaf (28) allah şöyle der: "Benim huzurumda çekişmeyin. Çünkü ben bu (konudaki) uyarıyı size önceden yaptım."
Kaf (31) Cennet allah'a karşı gelmekten sakınanlara uzak olmayacak şekilde yaklaştırılacak.
Zariyat (16) Şüphesiz allah'a karşı gelmekten sakınanlar, Rablerinin kendilerine verdiği şeyleri alarak cennetlerde ve pınar başlarında bulunurlar. Şüphesiz onlar bundan önce iyilik yapan kimselerdi.
Zariyat (50) O halde allah'a koşun. Şüphesiz ben, size O'nun katından gönderilmiş açık bir uyarıcıyım.
< Önceki Sayfa 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 Sonraki Sayfa >