"allah" kelimesini diğer meallerde de aramak için; lütfen kutudan meal seçin.

Bu mealde "allah" kelimesinin geçtiği ayet sayısı: 2042

SURE ADI AYET
Yunus (25) allah esenlik yurduna çağırır ve dilediğini doğru yola iletir.
Yunus (22) O, sizi karada ve denizde gezdirip dolaştırandır. Öyle ki gemilerle denize açıldığınız ve gemilerinizin içindekilerle birlikte uygun bir rüzgarla seyrettiği, yolcuların da bununla sevindikleri bir sırada ona şiddetli bir fırtına gelip çatar ve her taraftan dalgalar onlara hücum eder de çepeçevre kuşatıldıklarını (batıp boğulacaklarını) anlayınca dini allah'a has kılarak "Andolsun, eğer bizi bundan kurtarırsan, mutlaka şükredenlerden olacağız" diye allah'a yalvarırlar.
Yunus (20) "Ona (peygambere) Rabbinden bir mucize indirilse ya!" diyorlar. De ki: "Gayb ancak allah'ındır. Bekleyin, şüphesiz ben de sizinle birlikte bekleyenlerdenim!"
Yunus (18) allah'ı bırakıp, kendilerine ne zarar, ne de fayda verebilecek şeylere tapıyorlar ve "İşte bunlar allah katında bizim şefaatçılarımızdır" diyorlar. De ki: "Siz, allah'a göklerde ve yerde onun bilmediği bir şeyi mi haber veriyorsunuz!? O, onların ortak koştukları şeylerden uzaktır, yücedir."
Yunus (17) Artık, allah'a karşı yalan uydurandan veya O'nun âyetlerini yalanlayandan daha zâlim kimdir? Şüphe yok ki (böyle) suçlular asla kurtuluşa ermezler.
Yunus (16) De ki: "Eğer allah dileseydi, ben size onu okumazdım, allah da size onu bildirmezdi. Ben sizin aranızda bundan (Kur'an'ın inişinden) önce (kırk yıllık) bir ömür yaşadım. Hiç düşünmüyor musunuz?"
Yunus (11) Eğer allah insanlara, onların hemen hayra kavuşmayı istedikleri gibi, şerri de acele verseydi, elbette onların ecellerine hükmolunurdu. İşte biz, bize kavuşmayı ummayanları, kendi azgınlıkları içinde bocalar halde bırakırız.
Yunus (10) Bunların oradaki duaları, "Seni eksikliklerden uzak tutarız allah'ım!", aralarındaki esenlik dilekleri, "selâm"; dualarının sonu ise, "Hamd âlemlerin Rabbi allah'a mahsustur" sözleridir.
Yunus (6) Şüphesiz gece ve gündüzün ardarda değişmesinde, allah'ın göklerde ve yeryüzünde yarattığı şeylerde, allah'a karşı gelmekten sakınan bir toplum için pek çok deliller vardır
Yunus (5) O, güneşi bir ışık (kaynağı), ayı da (geceleyin) bir aydınlık (kaynağı) kılan, yılların sayısını ve hesabı bilmeniz için ona menziller takdir edendir. allah bunları (boş yere değil) ancak gerçek ile (hikmeti gereğince) yaratmıştır. O, âyetlerini, bilen bir topluma ayrı ayrı açıklamaktadır.
Yunus (4) Hepinizin dönüşü ancak onadır. allah bunu bir gerçek olarak vadetmiştir. Şüphesiz o başlangıçta yaratmayı yapar sonra, iman edip salih ameller işleyenleri adaletle mükafatlandırmak için onu (yaratmayı) tekrar eder. Kafirlere gelince, inkar etmekte olduklarından dolayı, onlar için kaynar sudan bir içki ve elem dolu bir azap vardır.
Yunus (3) Şüphesiz ki Rabbiniz, gökleri ve yeri altı gün içinde (altı evrede) yaratan, sonra da Arş'a kurulup işleri yerli yerince düzene koyan allah'tır. O'nun izni olmaksızın, hiç kimse şefaatçı olamaz. İşte o, Rabbiniz allah'tır. O halde O'na kulluk edin. Hâlâ düşünmüyor musunuz?
Yunus (100) allah'ın izni olmadıkça, hiçbir kimse iman edemez. allah, azabı akıllarını (güzelce) kullanmayanlara verir.
Yunus (104) De ki: "Ey insanlar, eğer benim dinimden herhangi bir şüphede iseniz, bilin ki ben, allah'ı bırakıp da sizin taptıklarınıza tapmam, fakat sizin canınızı alacak olan allah'a kulluk ederim. Bana mü'minlerden olmam emrolundu."
Yunus (106) Yine bana şöyle emredildi: "Hakka yönelen bir kimse olarak yüzünü dine çevir. Sakın allah'a ortak koşanlardan olma. allah'ı bırakıp da sana ne fayda ve ne de zarar verebilecek olan şeylere yalvarma. Eğer böyle yaparsan, şüphesiz ki sen zâlimlerden olursun."
Yunus (107) Eğer allah sana herhangi bir zarar verecek olursa, bil ki onu, O'ndan başka giderebilecek yoktur. Eğer sana bir hayır dilerse, O'nun lütfunu engelleyebilecek de yoktur. O bunu kullarından dilediğine eriştirir. O, çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir.
Yunus (109) (Ey Muhammed!) Sana vahyolunana uy ve allah hükmünü verinceye kadar sabret. O, hüküm verenlerin en hayırlısıdır.
Hud (2) Elif Lâm Râ. Bu Kur'an; âyetleri, hüküm ve hikmet sahibi (bulunan ve her şeyden) hakkıyla haberdar olan allah tarafından muhkem (eksiksiz, sağlam ve açık) kılınmış, sonra da allah'tan başkasına kulluk etmeyesiniz diye ayrı ayrı açıklanmış bir kitaptır. (De ki:) "Şüphesiz ben size O'nun tarafından gönderilmiş bir uyarıcı ve müjdeleyiciyim."
Hud (4) Dönüşünüz ancak allah'adır. O, her şeye hakkıyla gücü yetendir.
Hud (5) İyi bilin ki onlar, O'ndan gizlenmek için, kalplerindeki düşmanlığı gizliyorlar. Yine iyi bilin ki, elbiselerine büründükleri zaman bile, allah onların gizlediklerini de, açığa vurduklarını da bilir. Çünkü O, göğüslerin özünü (kalplerde olanı) hakkıyla bilendir.
< Önceki Sayfa 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 Sonraki Sayfa >