"ia" kelimesini diğer meallerde de aramak için; lütfen kutudan meal seçin.

Bu mealde "ia" kelimesinin geçtiği ayet sayısı: 1564

SURE ADI AYET
Furkan (34) Yüzüstü cehenneme sürüklenecek olanlar var ya; işte onlar konumları itibariyle daha kötü, tuttukları yol itibariyle daha sapıktırlar.
Furkan (39) Bunların herbirine misaller getirdik, (öğüt almadıkları için) hepsini kırıp geçirdik.
Furkan (59) Gökleri ve yeryüzünü ve ikisi arasındakileri altı gün içinde (altı evrede) yaratan sonra da Arş'a4 kurulan Rahmân'dır. Sen bunu haberdar olana sor!
Furkan (62) O, öğüt almak isteyen ve çok şükredici olmayı dileyen kimseler için geceyi ve gündüzü birbiri ardınca getirendir.
Furkan (70) Ancak tövbe edip de inanan ve salih amel işleyenler başka. Allah işte onların kötülüklerini iyiliklere çevirir. Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.
Furkan (71) Kim de tövbe eder ve salih amel işlerse işte o, Allah'a, tövbesi kabul edilmiş olarak döner.
Neml (4) Şüphesiz, ahiret hayatına inanmayanların işlerini biz kendilerine güzel göstermişizdir de o yüzden bocalayıp dururlar.
Neml (3) Kur’an, namazı dosdoğru kılan, zekatı veren ve ahirete de kesin olarak inanan mü’minler için bir hidayet rehberi ve bir müjdedir.
Şuara (13) "Göğsüm daralır. Akıcı konuşamam. Onun için, Hârûn'a da peygamberlik ver (ve onu bana yardımcı yap)."
Şuara (15) Allah dedi ki, "Hayır, korkma! Mucizelerimizle gidin. Çünkü biz sizinle beraberiz, (her şeyi) işitmekteyiz."
Şuara (19) "(Böyle iken) sen o yaptığın işi yaptın (adam öldürdün). Sen nankörlerdensin."
Şuara (21) "Sizden korktuğum için de hemen aranızdan kaçtım. Derken, Rabbim bana hüküm ve hikmet bahşetti de beni peygamberlerden kıldı."
Şuara (51) "(Burada) ilk inananlar biz olduğumuz için şüphesiz Rabbimizin, hatalarımızı bağışlayacağını umuyoruz."
Şuara (72) İbrahim dedi ki: "Onlara yalvardığınızda sizi işitiyorlar mı?"
Şuara (79) "O, bana yediren ve içirendir."
Şuara (97) "Allah'a andolsun! Biz gerçekten apaçık bir sapıklık içindeymişiz."
Şuara (116) Dediler ki: "Ey Nûh! (Bu işten) vazgeçmezsen mutlaka taşlananlardan olacaksın!"
Şuara (119) Derken biz onu ve beraberindekileri dolu geminin içinde (taşıyıp) kurtardık.
Şuara (148) "Siz buradaki bahçelerde, pınar başlarında, ekinlerde, meyveleri olgunlaşmış hurmalıklarda güven içinde bırakılacak mısınız?"
Şuara (155) Salih, şöyle dedi: "İşte bir dişi deve! Onun (belli bir gün) su içme hakkı var, sizin de belli bir gün su içme hakkınız vardır."
< Önceki Sayfa 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 Sonraki Sayfa >