"mü" kelimesini diğer meallerde de aramak için; lütfen kutudan meal seçin.

Bu mealde "mü" kelimesinin geçtiği ayet sayısı: 529

SURE ADI AYET
Nahl (97) Erkek veya kadın, kim 'min olarak iyi iş işlerse, elbette ona hoş bir hayat yaşatacağız ve onların kafatlarını yapmakta olduklarının en güzeli ile vereceğiz.
Nahl (102) Ey Muhammed! De ki: "Kur'an'ı, Ruhu'l-Kudüs (Cebrail) inananların inançlarını sağlamlaştırmak, slümanlara doğru yolu göstermek ve onlara bir jde olmak üzere hak olarak indirdi."
Nahl (108) İşte onlar, Allah'ın; kalplerini, kulaklarını ve gözlerini hürlediği kimselerdir. İşte onlar gafillerin ta kendileridir.
Nahl (111) Herkesin nefsi için cadele ederek geleceği, kendilerine zulmedilmeksizin herkese yaptığının karşılığının eksiksiz ödeneceği günü düşün.
Nahl (125) (Ey Muhammed!) Rabbinin yoluna, hikmetle, güzel öğütle çağır ve onlarla en güzel şekilde cadele et. Şüphesiz senin Rabbin kendi yolundan sapanları en iyi bilendir. O, doğru yolda olanları da en iyi bilendir.
İsra (10) Gerçekten bu Kur'an en doğru olan yola götürür ve iyi işler yapan 'minler için büyük bir kafat olduğunu ve ahirete inanmayanlar için elem dolu bir azap hazırladığımızı jdeler.
İsra (19) Kim de 'min olarak ahireti ister ve ona ulaşmak için gereği gibi çalışırsa, işte bunların çalışmalarının karşılığı verilir.
İsra (44) Yedi gök, yer ve bunların içinde bulunanlar Allah'ı tespih ederler. Her şey O'nu hamd ile tespih eder. Ancak, siz onların tespihlerini anlamazsınız. O, halîm'dir (hemen cezalandırmaz, hlet verir), çok bağışlayandır.
İsra (82) Biz Kur'an'dan, 'minler için şifa ve rahmet olacak şeyler indiriyoruz. Zalimlerin ise Kur'an, ancak zararını artırır.
İsra (105) Biz onu (Kur'an'ı) hak olarak indirdik ve o da hak ile indi. Seni de ancak jdeci ve uyarıcı olarak gönderdik.
İsra (111) "Hamd, çocuk edinmeyen, lkte ortağı olmayan, zillet ve acizliğin gerektirdiği bir yardımcıya ihtiyacı bulunmayan Allah'a mahsustur" de ve O'nu tekbir ile yücelt.
Kehf (4) (Allah onu), katından gelecek şiddetli bir azap ile (inanmayanları) uyarmak, salih ameller işleyen 'minleri, içlerinde ebedi olarak kalacakları güzel bir kâfat (cennet) ile jdelemek ve "Allah bir çocuk edindi" diyenleri de uyarmak için dosdoğru bir kitap kıldı.
Kehf (44) İşte bu durumda velayet (himaye ve koruyuculuk) yalnızca hak olan Allah'a mahsustur. Onun kâfatı da daha hayırlıdır, vereceği sonuç da daha hayırlıdır.
Kehf (56) Biz, peygamberleri ancak jdeleyiciler ve uyarıcılar olarak göndeririz. İnkar edenler ise, hakkı batılla çürütmek için cadele ederler. Âyetlerimizi ve kendilerine yapılan uyarıları alaya alırlar.
Kehf (63) Genç, "Gördün ! Kayaya sığındığımız sırada balığı unutmuşum. –Doğrusu onu sana söylememi bana ancak şeytan unutturdu- Balık şaşılacak bir şekilde denizde yolunu tutup gitmişti" dedi.
Kehf (80) "Çocuğa gelince, anası babası 'min insanlardı. Onları azgınlığa ve küfre sürüklemesinden korktuk."
Kehf (88) "Her kim de iman eder ve salih amel işlerse ona kafat olarak daha güzeli var. (Üstelik) ona emrimizden kolay olanı söyleyeceğiz."
Kehf (109) De ki: "Rabbimin sözlerini yazmak için denizler rekkep olsa ve bir o kadar da ilave etsek (denizlere deniz katsak); Rabbimin sözleri tükenmeden önce denizler tükenirdi."
Meryem (7) (Allah şöyle dedi:) "Ey Zekeriyya! Haberin olsun ki biz sana Yahya adlı bir oğul jdeliyoruz. Daha önce onun adını kimseye vermedik."
Meryem (46) Babası, "Ey İbrahim! Sen benim ilahlarımdan yüz çeviriyorsun? Eğer vazgeçmezsen, mutlaka seni taşa tutarım. Uzun bir süre benden uzaklaş!" dedi.
< Önceki Sayfa 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 Sonraki Sayfa >