"u" kelimesini diğer meallerde de aramak için; lütfen kutudan meal seçin.

Bu mealde "u" kelimesinin geçtiği ayet sayısı: 842

SURE ADI AYET
Cin (4) "Demek bizim beyinsiz olanımız Allah hakkında doğruluktan uzak sözler söylüyormuş."
Cin (8) "Kuşkusuz biz göğe ulaşmak istedik, fakat onu çetin bekçilerle ve yakıcı ışıklarla dolu bulduk."
Cin (13) "Gerçekten biz hidayet rehberini (Kur'an'ı) işitince ona inandık. Kim Rabbine inanırsa, artık ne hakkının eksik verilmesinden, ne de haksızlığa uğramaktan korkar."
Cin (24) Nihayet uyarıldıkları şeyi gördüklerinde kimin yardımcısı daha zayıf, kimin sayısı daha azmış, bilecekler.
Cin (25) De ki: "Sizin uyarıldığınız şey yakın mıdır, yoksa Rabbim ona uzun bir süre mi koyacaktır, bilemem."
Müzzemmil (7) Çünkü gündüzün sana uzun bir meşguliyet vardır.
Müzzemmil (19) Şüphesiz bunlar bir öğüttür. Kim dilerse Rabbine ulaştıran bir yol tutar.
Müddessir (2) Kalk da uyar.
Müddessir (5) Şirkten uzak dur.
Müddessir (15) Sonra da o hırsla daha da artırmamı umar.
Müddessir (16) Hayır, umduğu gibi olmayacak. Çünkü o, bizim âyetlerimize karşı inatçıdır.
Müddessir (31) Biz, cehennemin görevlilerini ancak meleklerden kıldık. Onların sayısını inkar edenler için bir imtihan vesilesi yaptık ki kendilerine kitap verilenler kesin olarak bilsinler, iman edenlerin imanı artsın, kendilerine kitap verilenler ve mü'minler şüpheye düşmesin, kalplerinde bir hastalık bulunanlar ile kâfirler, "Allah örnek olarak bununla neyi anlatmak istedi" desinler. İşte böyle. Allah dilediğini saptırır, dilediğini doğru yola iletir. Rabbinin ordularını ancak kendisi bilir. Bu, insanlar için ancak bir uyarıdır.
Müddessir (37) Hayır, (öğüt almazlar.) Aya, çekilip gittiğinde geceye, aydınlandığında sabaha andolsun ki o (cehennem) insan için; içinizden ileri geçmek yahut geri kalmak isteyenler için uyarıcı olarak elbette en büyük bir şeydir.
Müddessir (54) Hayır, düşündükleri gibi değil! Şüphesiz bu (Kur'an) bir uyarıdır.
Kıyame (4) Evet bizim, onun parmak uçlarını bile düzenlemeye gücümüz yeter.
Kıyame (18) O halde, biz onu okuduğumuz zaman, onun okunuşuna uy.
Kıyame (25) Bel kemiklerini kıran bir felakete uğratılacaklarını anlarlar.
İnsan (1) İnsan (henüz) anılır bir şey değilken (yaratılmamışken) üzerinden uzunca bir zaman geçti.
İnsan (26) Gecenin bir kısmında ona secde et; geceleyin de onu uzun uzadıya tespih et.
İnsan (29) İşte bu bir öğüttür. Dileyen, Rabbine ulaştıran bir yol tutar.
< Önceki Sayfa 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 Sonraki Sayfa >