"ço" kelimesini diğer meallerde de aramak için; lütfen kutudan meal seçin.

Bu mealde "ço" kelimesinin geçtiği ayet sayısı: 477

SURE ADI AYET
Furkan (14) (Kendilerine) "Bugün bir kere yok olmayı istemeyin, bir çok kere yok olmayı isteyin!" (denir.)
Furkan (38) Âd ve Semûd kavimlerini, Ress halkını ve bunların arasında pek çok nesilleri de helak ettik.
Furkan (44) Yoksa sen onların çoğunun (söz) dinleyeceklerini yahut akıllarını kullanacaklarını mı sanıyorsun? Onlar hayvanlar gibidirler, belki yolca onlardan daha da şaşkındırlar.
Furkan (49) O, rahmetinin önünde rüzgarları müjdeci olarak gönderendir. Ölü toprağı canlandıralım, yarattıklarımızdan bir çok hayvanları ve insanları sulayalım diye gökten tertemiz bir su indirdik.
Furkan (50) Andolsun, biz bunu insanlar arasında, düşünüp ibret alsınlar diye tekrar tekrar açıkladık. Fakat insanların çoğu nankörlükte direttiler.
Furkan (61) Göğe burçlar yerleştiren, orada bir ışık kaynağı (güneş) ve aydınlatıcı bir ay yaratanın şanı çok yücedir.
Furkan (62) O, öğüt almak isteyen ve çok şükredici olmayı dileyen kimseler için geceyi ve gündüzü birbiri ardınca getirendir.
Furkan (70) Ancak tövbe edip de inanan ve salih amel işleyenler başka. Allah işte onların kötülüklerini iyiliklere çevirir. Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.
Furkan (74) Onlar, "Ey Rabbimiz! Eşlerimizi ve çocuklarımızı bize göz aydınlığı kıl ve bizi Allah'a karşı gelmekten sakınanlara önder eyle" diyenlerdir.
Neml (11) "Ancak kim zulmeder de sonra (yaptığı) kötülüğün yerine iyilik yaparsa bilsin ki şüphesiz ben çok bağışlayıcıyım, çok merhamet edenim."
Neml (5) Onlar, azabın en kötüsü kendilerine has olan kimselerdir. Onlar ahirette en çok ziyana uğrayanlardır.
Şuara (8) Şüphesiz bunlarda (Allah'ın varlığına) bir delil vardır, ama onların çoğu inanmamaktadırlar.
Şuara (9) Şüphesiz senin Rabbin, elbette mutlak güç sahibidir, çok merhametlidir.
Şuara (18) Firavun şöyle dedi: "Seni biz küçük bir çocuk olarak alıp aramızda büyütmedik mi? Sen ömrünün nice yıllarını aramızda geçirdin."
Şuara (67) Bunda şüphesiz bir ibret vardır. Ama pek çokları iman etmiş değillerdi.
Şuara (68) Şüphesiz ki senin Rabbin elbette mutlak güç sahibidir, çok merhametlidir.
Şuara (103) Elbet bunda bir ibret vardır. Onların çoğu iman etmiş değillerdi.
Şuara (104) Şüphesiz senin Rabbin, mutlak güç sahibi olandır, çok merhametli olandır.
Şuara (121) Şüphesiz bunda bir ibret vardır. Onların çoğu ise iman etmiş değillerdir.
Şuara (122) Şüphesiz senin Rabbin mutlak güç sahibi olandır, çok merhametli olandır.
< Önceki Sayfa 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 Sonraki Sayfa >