"orada" kelimesini diğer meallerde de aramak için; lütfen kutudan meal seçin.

Bu mealde "orada" kelimesinin geçtiği ayet sayısı: 150

SURE ADI AYET
Müminun (11) Onlar Firdevs cennetlerine varis olurlar. Onlar orada ebedî kalacaklardır.
Müminun (104) Ateş yüzlerini yalar ve onlar orada sırıtır kalırlar.
Müminun (108) Allah, "Aşağılık içinde kalın orada, artık benimle konuşmayın!" der.
Nur (43) Görmez misin ki Allah, bulutları sevk eder. Sonra, onları kaynaştırıp üst üste yığar. Nihayet yağmurun, onların arasından yağdığını görürsün. O, gökten, oradaki dağ (gibi bulut)lardan dolu indirir de onu dilediğine isabet ettirir, dilediğinden de geri çevirir. Bu bulutların şimşeğinin parıltısı neredeyse gözleri alacak.
Furkan (13) Elleri boyunlarına bağlanmış, çatılmış olarak cehennemin daracık bir yerine atıldıkları zaman orada, yok olup gitmeyi isterler
Furkan (16) Ebedi olarak kalacakları orada onlar için diledikleri her şey vardır. Bu Rabbinin uhdesine aldığı, (yerine getirilmesi) istenen bir va'didir.
Furkan (61) Göğe burçlar yerleştiren, orada bir ışık kaynağı (güneş) ve aydınlatıcı bir ay yaratanın şanı çok yücedir.
Furkan (69) Kıyamet günü onun azabı kat kat artırılır ve horlanmış olarak orada ebedi kalır.
Furkan (75) İşte onlar, sabretmelerine karşılık cennetin yüksek makamlarıyla mükafatlandırılacaklar ve orada esenlik dileği ve selamla karşılanacaklardır.
Furkan (76) orada ebedi kalırlar. Orası ne güzel bir durak ve ne güzel bir konaktır!
Şuara (7) Yeryüzüne bakmazlar mı, orada her türden nice güzel ve yararlı bitkiler bitirdik.
Şuara (96) orada onlar taptıklarıyla çekişerek şöyle derler:
Neml (37) "Sen onlara dön. Andolsun, biz onlara, karşı koyamayacakları ordularla gelir ve onları oradan aşağılanmış ve küçük düşürülmüş olarak çıkarırız."
Kasas (15) Mûsâ halkın habersiz olduğu bir sırada şehre girdi. orada biri kendi tarafından, diğeri düşmanı tarafından; kavga eden iki adam gördü. Kendi tarafından olan, düşmanına karşı ondan yardım istedi. Mûsâ da ona bir yumruk indirip onu öldürdü. Mûsâ, "Bu şeytanın işidir. O gerçekten apaçık bir saptırıcı düşmandır" dedi.
Kasas (29) Mûsâ süreyi tamamlayıp ailesiyle yola çıkınca, Tûr tarafında bir ateş görmüş ve ailesine, "Siz burada kalın, ben bir ateş gördüm, (oraya gidiyorum). Umarım oradan size bir haber ya da ısınmanız için ateşten bir kor getiririm" dedi.
Ankebut (32) İbrahim, "Ama orada Lût var" dedi. Onlar, "orada kimin bulunduğunu biz daha iyi biliriz. Biz onu ve ailesini elbette kurtaracağız. Ancak karısı başka. O geri kalıp helak edilenlerden olacaktır."
Lokman (10) Allah gökleri görebileceğiniz direkler olmaksızın yarattı. Yeryüzüne de, sizi sarsmasın diye sabit dağlar yerleştirdi ve orada her türlü canlıyı yaydı. Gökten de yağmur indirip orada her türden güzel ve faydalı bitki bitirdik.
Secde (20) Fasıklık edenlere gelince, onların barınağı ateştir. oradan her çıkmak istediklerinde oraya döndürülürler ve onlara, "Yalanlamakta olduğunuz ateş azabını tadın" denir.
Ahzab (11) İşte orada mü'minler denendiler ve şiddetli bir şekilde sarsıldılar.
Ahzab (14) Eğer Medine'nin her tarafından üzerlerine gelinse ve orada karışıklık çıkarmaları istenseydi, onu mutlaka yaparlardı; o konuda fazla gecikmezlerdi.
< Önceki Sayfa 1 2 3 4 5 6 7 8 Sonraki Sayfa >