"görsün" kelimesini diğer meallerde de aramak için; lütfen kutudan meal seçin.

Bu mealde "görsün" kelimesinin geçtiği ayet sayısı: 11

SURE ADI AYET
Araf (117) Biz de Mûsâ'ya, "Elindeki değneğini at" diye vahyettik. Bir de ne görsünler o, onların uydurduklarını yakalayıp yutuyor.
Araf (108) Elini (koynundan) çıkardı. Bir de ne görsünler o, bakanlar için, bembeyaz olmuş.
Araf (107) Bunun üzerine Mûsâ asasını yere attı. Bir de ne görsünler, apaçık bir ejderha.
Ta Ha (15) "Kıyamet mutlaka gelecektir. Herkes işlediğinin karşılığını görsün diye, neredeyse onu gizleyecek (geleceğinden hiç söz etmeyecek)tim."
Ta Ha (20) Mûsâ da onu attı. Bir de ne görsün o, hızla akan bir yılan olmuş!
Ta Ha (66) Mûsâ: "Yok, (önce) siz atın" dedi. Bir de ne görsün, onların ipleri ve değnekleri yaptıkları sihirden dolayı kendisine hızla sürünür gibi görünüyor.
Şuara (32) Bunun üzerine Mûsâ, asasını attı, bir de ne görsünler asa açıkça kocaman bir yılan olmuş.
Şuara (33) Elini koynundan çıkardı, bir de ne görsünler, bakanlara bembeyaz olmuş.
Şuara (45) Mûsâ da asasını attı. Bir de ne görsünler, asâ onların düzdükleri sihir takımlarını yutuyor.
Neml (45) Andolsun biz, "Allah’a kulluk edin" diye (uyarması için) Semûd kavmine, kardeşleri Salih’i peygamber olarak göndermiştik. Bir de ne görsün, onlar birbiriyle çekişen iki grup olmuşlar.
Kasas (18) Korkarak, etrafı gözetleyerek şehirde sabahladı. Bir de ne görsün, dün kendisinden yardım isteyen yine feryat ederek ondan yardım istiyordu. Mûsâ da ona, "Belli ki sen azgın bir kimsesin" dedi.
1