"şüphe" kelimesini diğer meallerde de aramak için; lütfen kutudan meal seçin.

Bu mealde "şüphe" kelimesinin geçtiği ayet sayısı: 178

SURE ADI AYET
Hac (55) İnkar edenler de kendilerine kıyamet ansızın gelinceye veya her kurtulma gayretinin sonuçsuz kalacağı bir günün azabı gelinceye kadar Kur'an'dan şüphe etmekte devam edip giderler.
Muminun (90) Doğrusu Biz onlara gerçeği getirdik; onlar ise şüphesiz yalancılar.
Muminun (107) Rabbimiz, çıkar bizi buradan; döner bir daha yaparsak şüphesiz ki biz zalimleriz.
Nur (33) Evlenme imkanı bulamayanlar, Allah kendilerini lütfundan zenginleştirinceye kadar iffetli kalmaya çalışsınlar, sahibi bulunduğunuz köle ve cariyelerden , kendi bedellerini ödeyip azad edilmek için anlaşma yapmak isteyenlerle, eğer kendilerinde bir hayır biliyorsanız, hemen yazılı anlaşma yapın ve Allah'ın size verdiği maldan onlara verin. Dünya hayatının geçici varlığını kazanacaksınız diye, sakın namuslu kalmayı dileyen cariyelerinizi fuhuşa zorlamayın. Her kim de onları fuhuşa zorlarsa, şüphesiz ki Allah, onların zorla bu işe sürüklenmesinden sonra, onları bağışlar, merhamet eder.
Suara (44) Hemen iplerini ve sopalarını ortaya attılar ve: "Firavun'un yüceliği hakkı için şüphesiz biz üstün geleceğiz." dediler.
Suara (54) "Bunlar, şüphe yok ki küçük ve önemsiz bir toplulukturlar;
Suara (68) Ve şüphesiz ki Rabbin çok güçlü ve çok merhametlidir.
Suara (104) Ve şüphesiz ki, Rabbin çok güçlü ve çok merhametlidir.
Suara (122) Ve şüphesiz ki Rabbin, çok güçlü, çok merhametlidir.
Suara (140) Ve şüphesiz ki Rabbin, gerçekten O, çok göçlü ve çok merhametlidir.
Suara (159) Ve şüphesiz Rabbin gerçekten, O, çok güçlü ve çok merhametlidir.
Suara (175) Ve şüphesiz ki Allah'tan korkmaz mısınız?
Suara (191) Ve şüphesiz ki Rabbin, gerçekten O, çok güçlü ve çok merhametlidir.
Suara (196) O, şüphesiz öncekilerin kitaplarında da var.
Neml (40) Yanında kitaptan bir ilim bulunan zat ise: "Ben onu sana gözünü kırpmadan önce getiririm." dedi. Derken onu yanında duruyor görünce: "Bu, Rabbimin bir lutfudur; beni imtihan için ki, şükredecek miyim, yoksa nankörlük mü edeceğim. Kim şükrederse ancak kendisi için şükreder, her kim de nankörlük ederse, şüphe yok ki, Rabbim herşeyden müstağnidir, büyük ihsan sahibidir" dedi.
Neml (66) Hayır, ahiret hakkında kendilerine ardarda bilgi verilmektedir; fakat onlar bu hususta bir şüphe içindedirler, daha doğrusu onlar ondan kördürler.
Neml (79) O halde Allah'a güven. Sen, şüphesiz açık bir gerçek üzerindesin.
Neml (88) Bir de o dağları görür, onları sabit sanırsın; oysa onlar, bulut geçer gibi geçip gider. Bu, herşeyi sapasağlam yaratmış olan Allah'ın sanatıdır. O, şüphesiz bütün yaptıklarınızdan haberdardır.
Kasas (53) O kendilerine okununca hemen: "Biz buna iman ettik; bu şüphesiz Rabbimizden gelen bir gerçektir. Doğrusu biz önceden müslümandık." derler.
Ankebut (10) İnsanlar arasında kimi de vardır ki, "Allah'a iman ettik." der sonra da Allah uğrunda bir eziyete uğradığı zaman, insanların işkencesini Allah'ın azabı gibi tutar. Andolsun ki, Rabbinden bir yardım gelirse, "Kesinlikle Biz sizinle beraberdik." diyeceklerinde şüphe yoktur. Acaba Allah, bütün insanların sinelerindekini en jyi bilen değil midir?
< Önceki Sayfa 1 2 3 4 5 6 7 8 9 Sonraki Sayfa >