"F" kelimesini diğer meallerde de aramak için; lütfen kutudan meal seçin.

Bu mealde "F" kelimesinin geçtiği ayet sayısı: 567

SURE ADI AYET
Hac (13) Zararı Faydasından daha yakın olana tapar. O (taptığı) ne kötü yardımcı, ne Fena yoldaştır!
Hac (28) Gelsinler ki, kendilerine ait bir takım menFaatlere şahit olsunlar ve Allah'ın kendilerine rızık olarak verdiği (kurbanlık) hayvanlar üzerine belli günlerde5 (onları kurban ederken) Allah'ın adını ansınlar. Artık onlardan siz de yiyin, yoksula Fakire de yedirin.
Hac (36) Kurbanlık büyük baş hayvanları da sizin için Allah'ın dininin nişanelerinden kıldık. Sizin için onlarda hayır vardır. Onlar saF saF sıralanmış dururken (kurban edeceğinizde) üzerlerine Allah'ın adını anın. Yanları üzerlerine düşüp canları çıkınca onlardan siz de yiyin, istemeyen Fakire de istemek zorunda kalan Fakire de yedirin. Şükredesiniz diye onları böylece sizin hizmetinize verdik.
Hac (37) Onların etleri ve kanları asla Allah'a ulaşmaz. Fakat ona sizin takvanız (Allah'a karşı gelmekten sakınmanız) ulaşır. Böylece onları sizin hizmetinize verdi ki, size doğru yolu gösterdiğinden dolayı Allah'ı büyük tanıyasınız. İyilik edenleri müjdele.
Müminun (3) Onlar ki, Faydasız işlerden ve boş sözlerden yüz çevirirler.
Müminun (11) Onlar Firdevs cennetlerine varis olurlar. Onlar orada ebedî kalacaklardır.
Müminun (21) Hayvanlarda sizin için elbette bir ibret vardır. Onların içlerindeki sütten size içiririz. Onlarda sizin için daha birçok Faydalar da vardır ve onlardan yersiniz de.
Müminun (46) Sonra Mûsâ ve kardeşi Hârûn'u mucizelerimizle ve apaçık bir delille Firavun ve ileri gelenlerine peygamber olarak gönderdik de (onlar) büyüklük tasladılar ve kendilerini büyük görüp böbürlenen bir topluluk oldular.
Müminun (56) Kendilerine bol bol verdiğimiz mal ve evlatla onların iyiliğine koştuğumuzu mu sanıyorlar? Hayır onlar Farkına varmıyorlar!
Müminun (62) Biz hiçbir kimseye gücünün yettiğinden Fazla yük yüklemeyiz. Katımızda hakkı söyleyen bir kitab vardır. Onlar zulme, haksızlığa uğratılmazlar.
Müminun (64) Nihayet reFah ve bolluk içinde olanlarını azapla kıskıvrak yakaladığımız zaman, bakmışsın ki Feryat edip duruyorlar
Müminun (65) Boşuna Feryat edip durmayın bugün. Zira bizden yardım görmeyeceksiniz.
Müminun (74) Fakat ahirete inanmayanlar, ısrarla bu yoldan çıkmaktadırlar.
Müminun (90) Hayır, biz onlara gerçeği getirdik, Fakat onlar kesinlikle yalancıdırlar.
Nur (1) Bu, bizim indirdiğimiz ve (hükümlerini) Farz kıldığımız bir sûredir. Düşünüp öğüt almanız için onda apaçık âyetler indirdik.
Nur (4) Namuslu kadınlara zina isnat edip sonra da dört şahit getiremeyenlere seksen değnek vurun. Artık onların şahitliğini asla kabul etmeyin. İşte bunlar Fâsık kimselerdir.
Nur (21) Ey iman edenler! Şeytanın adımlarına uymayın. Kim şeytanın adımlarına uyarsa, bilsin ki o hayasızlığı ve kötülüğü emreder. Eğer Allah'ın size lütFu ve merhameti olmasaydı sizden hiçbiriniz asla temize çıkamazdı. Fakat Allah, dilediği kimseyi tertemiz kılar. Allah hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir.
Nur (33) Evlenmeye güçleri yetmeyenler de, Allah kendilerini lütFuyla zengin edinceye kadar iFFetlerini korusunlar. Sahip olduğunuz kölelerden "mükâtebe" yapmak isteyenlere gelince, eğer onlarda bir hayır görürseniz onlarla mükâtebe yapın. Allah'ın size verdiği maldan onlara verin. Dünya hayatının geçici menFaatlerini elde etmek için iFFetli olmak isteyen cariyelerinizi Fuhşa zorlamayın. Kim onları buna zorlarsa bilinmelidir ki hiç şüphesiz onların zorlanmasından sonra Allah (onları) çok bağışlayıcıdır, çok merhametlidir.
Nur (35) Allah göklerin ve yerin nurudur. Onun nurunun temsili şudur: Duvarda bir hücre; içinde bir kandil, kandil de bir cam Fânûs içinde. Fânûs sanki inci gibi parlayan bir yıldız. Mübarek bir ağaçtan, ne doğuya, ne de batıya ait olan zeytin ağacından tutuşturulur. Bu ağacın yağı, ateş dokunmasa bile, neredeyse aydınlatacak (kadar berrak) tır. Nur üstüne nur. Allah dilediği kimseyi nuruna iletir. Allah insanlar için misaller verir. Allah her şeyi hakkıyla bilendir.
Nur (38) (Bütün bunları) Allah, kendilerini yaptıklarının en güzeli ile mükaFatlandırsın ve lütFundan onlara daha da Fazlasını versin diye (yaparlar). Allah dilediğini hesapsız olarak rızıklandırır.
< Önceki Sayfa 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 Sonraki Sayfa >