"Ona" kelimesini diğer meallerde de aramak için; lütfen kutudan meal seçin.

Bu mealde "Ona" kelimesinin geçtiği ayet sayısı: 347

SURE ADI AYET
Müminun (76) Andolsun, biz onları azap ile kıskıvrak yakaladık da yine Rablerine boyun eğmediler ve Ona yalvarıp yakarmadılar.
Müminun (87) ."Allah'ındır" diyecekler. "Öyle ise Ona karşı gelmekten sakınmaz mısınız?" de.
Nur (49) Ama gerçek (verilen hüküm) kendi lehlerinde ise, boyun eğerek Ona gelirler.
Nur (54) "Allah'a itaat edin, peygambere itaat edin" de. Eğer yüz çevirirseniz bilin ki Ona yüklenen sorumluluğu ancak Ona ait; size yüklenen görevin sorumluluğu da yalnızca size aittir. Eğer Ona itaat ederseniz doğru yola erersiniz. Peygambere düşen ancak apaçık bir tebliğdir.
Furkan (4) İnkar edenler, "Bu Kur'an, Muhammed'in uydurduğu bir yalandan başka bir şey değildir. Başka bir topluluk da bu konuda Ona yardım etmiştir" dediler. Böylece onlar haksız ve asılsız bir söz uydurdular.
Furkan (5) "(Bu Kur'an, başkalarından) yazıp aldığı öncekilere ait efsanelerdir. Bunlar Ona sabah akşam okunmaktadır" dediler.
Furkan (7) Dediler ki: "Bu ne biçim peygamber ki yemek yer, çarşıda, pazarda dolaşır. Ona bir melek indirilseydi de bu onunla beraber bir uyarıcı olsaydı ya!"
Furkan (19) (İlah edindikleriniz) söyledikleriniz konusunda sizi yalancı çıkardılar. Artık kendinizden azabı savmaya gücünüz yetmeyecek ve kendinize yardım da edemeyeceksiniz. Sizden kim de zulüm ve haksızlık ederse Ona büyük bir azap tattırırız.
Furkan (32) İnkar edenler, "Kur'an Ona bir defada toptan indirilseydi ya!" dediler. Biz Kur'an'la senin kalbini pekiştirmek için onu böyle kısım kısım indirdik ve onu ağır ağır okuduk.
Furkan (35) Andolsun, Biz, Mûsâ'ya Kitab'ı (Tevrat'ı) verdik ve kardeşi Hârûn'u da Ona yardımcı kıldık.
Furkan (43) Kendi nefsinin arzusunu kendisine ilah edineni gördün mü? Ona sen mi vekil olacaksın?
Neml (8) (Mûsâ) Ateşe varınca Ona şöyle seslenildi: "Ateşin başındaki de çevresindekiler de kutlu olsun! Âlemlerin Rabbi olan Allah eksikliklerden uzaktır."
Şuara (4) Biz dilesek, onlara gökten bir mucize indiririz de, Ona boyun eğmek zorunda kalırlar
Şuara (49) Firavun, "Ben size izin vermeden Ona inandınız ha? Mutlaka o size sihri öğreten büyüğünüzdür. Yakında bilip göreceksiniz siz! Andolsun, ellerinizi ve ayaklarınızı çaprazlama keseceğim ve hepinizi asacağım" dedi.
Şuara (156) "Sakın Ona bir kötülük dokundurmayın. Yoksa büyük bir günün azabı sizi yakalar."
Şuara (203) Onlar, farkında olmadan ansızın kendilerine gelecek olan elem dolu azabı görüp de, "Bize mühlet verilmez mi?" demedikçe, Ona inanmazlar.
Neml (36) (Elçilerin sözcüsü) Süleyman’ın huzuruna gelince, Süleyman Ona şöyle dedi: "Siz beni mal ile desteklemek (ve böylece etkilemek) mi istiyorsunuz? Oysa Allah’ın bana verdiği size verdiğinden daha hayırlıdır. Fakat hediyenizle ancak siz sevinirsiniz."
Neml (43) Daha önce Allah’tan başka taptığı şeyler Ona engel olmuştu. Çünkü o inkâr eden bir kavimden idi.
Neml (44) Ona "köşke gir" denildi. Köşkü görünce onu(zeminini) derin bir su sandı ve eteklerini topladı. Süleyman Ona "Bu, (zemini) billurdan döşenmiş bir köşktür" dedi. Belkıs, "Ey Rabbim! Şüphesiz ben nefsime zulmetmiştim. Şimdi ise Süleyman ile birlikte âlemlerin Rabbi olan Allah’a teslim oldum" dedi.
Neml (89) Her kim iyi amel getirirse, Ona ondan daha hayırlısı vardır. Onlar o gün korkudan emindirler.
< Önceki Sayfa 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 Sonraki Sayfa >