"o" kelimesini diğer meallerde de aramak için; lütfen kutudan meal seçin.

Bu mealde "o" kelimesinin geçtiği ayet sayısı: 4258

SURE ADI AYET
Hicr (55) "Biz sana gerçeği müjdeledik. Sakın ümitsizlerden olma" dediler.
Hicr (53) onlar, "Korkma, biz sana bilgin bir oğul müjdeliyoruz" dediler.
Hicr (52) Hani misafirler İbrahim'in yanına girmiş ve "Selam" demişlerdi. o da, "Gerçekten biz sizden korkuyoruz" demişti.
Hicr (51) onlara İbrahim'in misafirlerinden de haber ver.
Hicr (50) Ey Muhammed! Kullarıma, benim elbette çok bağışlayıcı, çok merhametli olduğumu, azabımın da elem dolu azap olduğunu haber ver.
Hicr (48) onlara orada hiçbir yorgunluk dokunmaz, onlar oradan çıkarılacak da değillerdir.
Hicr (46) onlara, "Girin oraya esenlikle, güven içinde" denilir.
Hicr (47) Biz onların kalplerindeki kini söküp attık. Artık onlar sedirler üzerinde, kardeşler olarak karşılıklı otururlar.
Hicr (43) Şüphesiz cehennem, onların hepsinin buluşacağı yerdir.
Hicr (44) onun yedi kapısı vardır ve her kapıya onlardan bir grup ayrılmıştır.
Hicr (40) İblis, "Rabbim! Beni azdırmana karşılık, andolsun ki yeryüzünde kötülükleri onlara güzel göstereceğim, içlerinde ihlâsa erdirilmiş kulların hariç, onların hepsini azdıracağım" dedi.
Hicr (36) İblis: "Rabbim! Öyle ise onların tekrar diriltilecekleri güne kadar bana mühlet ver" dedi.
Hicr (35) Allah, "Öyleyse çık oradan, çünkü sen kovuldun. Şüphesiz hesap gününe kadar lânet senin üzerinedir" dedi.
Hicr (32) Allah, "Ey İblis! Saygı ile eğilenlerle beraber olmamandaki maksadın ne?" dedi.
Hicr (31) Ancak İblis, saygı ile eğilenlerle beraber olmaktan kaçındı.
Hicr (29) Hani Rabbin meleklere, "Ben kuru bir çamurdan, şekillendirilmiş balçıktan bir insan yaratacağım onu düzenleyip içine ruhumdan üflediğim zaman, onun için hemen saygı ile eğilin" demişti.
Hicr (25) Şüphesiz senin Rabbin onları diriltip bir araya getirecektir. Şüphesiz o, hüküm ve hikmet sahibidir, hakkıyla bilendir.
Hicr (22) Rüzgârları da aşılayıcı olarak gönderip yukarıdan su indirerek sizi onunla suladık. onu toplayıp depolayan da siz değilsiniz.
Hicr (19) Yeri de yaydık, ona sabit dağlar yerleştirdik ve orada ölçülü (bir biçimde) her şeyi bitirdik.
Hicr (20) orada hem sizin için, hem de sizin rızık vermediğiniz kimseler için geçimlikler meydana getirdik.
< Önceki Sayfa 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 Sonraki Sayfa >