"rabbi" kelimesini diğer meallerde de aramak için; lütfen kutudan meal seçin.

Bu mealde "rabbi" kelimesinin geçtiği ayet sayısı: 656

SURE ADI AYET
Tahrim (8) Ey iman edenler! Allah'a içtenlikle tövbe edin. Belki rabbiniz sizin kötülüklerinizi örter ve peygamberi ve onunla birlikte iman edenleri utandırmayacağı günde Allah sizi, içlerinden ırmaklar akan cennetlere sokar. Onların nurları önlerinden ve sağlarından aydınlatır, gider. "Ey rabbimiz! nûrumuzu bizim için tamamla, bizi bağışla; çünkü senin her şeye hakkıyla gücün yeter" derler.
Tahrim (12) Allah, bir de iffetini sapasağlam koruyan ve bizim de kendisine ruhumuzdan üflediğimiz, rabbinin kelimelerini ve kitaplarını doğrulayan İmran kızı Meryem'i de (inananlara) örnek gösterdi. O itaat edenlerdendi.
Kalem (2) Nûn. (Ey Muhammed) Andolsun kaleme ve satır satır yazdıklarına ki, sen rabbinin nimeti sayesinde, bir deli değilsin.
Kalem (7) Şüphesiz senin rabbin, kendi yolundan sapan kişiyi daha iyi bilir. O, hidayete erenleri de daha iyi bilir.
Kalem (19) Nihayet onlar uykuda iken rabbinden bir afet (ateş) bahçeyi sardı.
Kalem (32) "Umulur ki, rabbimiz bize bunun yerine daha iyisini verir. Çünkü biz artık rabbimizi arzulayanlarız."
Kalem (48) Sen, rabbinin hükmüne sabret. Balık sahibi (Yûnus) gibi olma. Hani o, (balığın karnında) kederli bir halde rabbine yakarmıştı.
Kalem (49) Şayet rabbinden ona bir nimet yetişmemiş olsaydı, o mutlaka kınanmış bir halde ıssız bir yere atılacaktı.
Kalem (50) (Fakat böyle olmadı.) rabbi onu (peygamber olarak) seçti ve salih kimselerden kıldı.
Hakka (17) Melekler onun kıyılarındadır. O gün rabbinin arşını, bunların da üstünde sekiz taşıyıcı taşır.
Hakka (43) O, âlemlerin rabbi tarafından indirilmedir.
Hakka (52) O halde sen, yüce rabbinin adıyla tespih et.
Mearic (41) Doğuların ve Batıların rabbine yemin ederim ki, şüphesiz onların yerine daha iyilerini getirmeye bizim gücümüz yeter. Bizim önümüze geçilemez.
Nuh (5) Nûh şöyle dedi: "Ey rabbim! Gerçekten ben kavmimi gece gündüz (imana) davet ettim."
Nuh (26) Nûh şöyle dedi: "Ey rabbim! Kâfirlerden hiç kimseyi yeryüzünde bırakma!"
Cin (2) (Ey Muhammed!) De ki: "Bana cinlerden bir topluluğun (Kur'an'ı) dinleyip şöyle dedikleri vahyedildi: "Şüphesiz biz doğruya ileten hayranlık verici bir Kur'an dinledik de ona inandık. Artık rabbimize hiç kimseyi asla ortak koşmayacağız."
Cin (3) "Doğrusu rabbimizin şanı çok yücedir; ne bir eş edinmiştir, ne de bir çocuk."
Cin (13) "Gerçekten biz hidayet rehberini (Kur'an'ı) işitince ona inandık. Kim rabbine inanırsa, artık ne hakkının eksik verilmesinden, ne de haksızlığa uğramaktan korkar."
Cin (17) Yine de ki: "Bana şöyle de vahyedildi: ‘Eğer yolda dosdoğru olurlarsa mutlaka onlara bol yağmur yağdırırız ki bununla onları imtihan edelim. Kim rabbinin zikrinden (Kur'an'dan) yüz çevirirse, rabbi onu gittikçe yükselen bir azaba sokar."
Cin (20) De ki: "Şüphesiz ben ancak rabbime ibadet ederim ve O'na hiç kimseyi ortak koşmam."
< Önceki Sayfa 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 Sonraki Sayfa >