"Il" kelimesini diğer meallerde de aramak için; lütfen kutudan meal seçin.

Bu mealde "Il" kelimesinin geçtiği ayet sayısı: 604

SURE ADI AYET
Zuhruf (38) Sonunda bize geldiğinde, arkadaşına, "Keşke benimle senin aranda doğu Ile batı arası kadar uzaklık olsaydı! Ne kötü arkadaşmışsın!" der.
Zuhruf (40) Sağırlara sen mi duyuracaksın; yahut körleri ve apaçık bir sapıklık içinde olanları sen mi doğru yola Ileteceksin?
Zuhruf (45) Senden önce gönderdiğimiz elçIlerimize sor: Rahmân'dan başka kulluk edIlecek Ilahlar var etmiş miyiz?
Zuhruf (46) Andolsun, biz Mûsâ'yı mucizelerimizle Firavun'a ve Ileri gelen adamlarına göndermiştik de o, "Şüphesiz ben âlemlerin Rabbinin elçisiyim" demişti.
Zuhruf (81) (Ey Muhammed!) De ki: "Eğer Rahmân'ın bir çocuğu olsaydı, ona kulluk edenlerin Ilki ben olurdum."
Zuhruf (84) O, gökte de Ilâh olandır, yerde de Ilah olandır. O hüküm ve hikmet sahibidir, hakkıyla bIlendir.
Duhan (8) Ondan başka hiçbir Ilâh yoktur. Yaşatır, öldürür. O, sizin de Rabbiniz, önceki atalarınızın da Rabbidir.
Duhan (37) Bunlar mı daha hayırlı, yoksa Tübba' kavmi Ile onlardan öncekIler mi? Onları helâk ettik. Çünkü onlar suçlu kimselerdi.
Duhan (56) Orada Ilk ölümden başka bir ölüm tatmazlar. Allah onları cehennem azabından korumuştur.
Casiye (8) Kendisine Allah'ın âyetlerinin okunduğunu işitir de, sonra büyüklük taslayarak sanki onları hiç duymamış gibi direnir. İşte onu elem dolu bir azap Ile müjdele!
Casiye (23) Nefsinin arzusunu Ilah edinen, Allah'ın; (halini) bIldiği için saptırdığı ve kulağını ve kalbini mühürlediği, gözüne de perde çektiği kimseyi gördün mü? Şimdi onu Allah'tan başka kim doğru yola eriştirebIlir? Hâlâ düşünüp ibret almayacak mısınız?
Ahkaf (10) De ki: "Ne dersiniz? Şâyet bu, Allah katından ise ve siz onu inkâr etmişseniz, İsraIloğullarından bir şâhit de bunun benzerini (Tevrat'ta görerek) şahitlik edip inandığı halde, siz yine de büyüklük taslamışsanız (haksızlık etmiş olmaz mısınız?). Şüphesiz Allah zâlimler topluluğunu doğru yola Iletmez."
Ahkaf (15) Biz insana anne babasına iyi davranmayı emrettik. Annesi onu ne zahmetle karnında taşıdı ve ne zahmetle doğurdu! Onun (anne karnında) taşınması ve sütten kesIlme süresi (toplam olarak) otuz aydır. Nihayet olgunluk çağına gelip, kırk yaşına varınca şöyle der: "Bana ve anne babama verdiğin nimetlere şükretmemi, senin razı olacağın salih amel işlememi bana Ilham et. Neslimi de salih kimseler yap. Şüphesiz ben sana döndüm. Muhakkak ki ben sana teslim olanlardanım."
Ahkaf (22) Onlar ise, "Sen bizi Ilahlarımızdan alıkoymak için mi geldin? Doğru söyleyenlerden isen bizi tehdit ettiğin şeyi başımıza getir" dedIler.
Ahkaf (28) Allah'ı bırakıp ona yakınlık sağlamaları için edindikleri Ilahlar kendIlerine yardım etseydi ya!? Aksine onları yüzüstü bırakarak uzaklaşıp kayboldular. Bu onların yalanı ve uydurmakta oldukları şeydir.
Ahkaf (30) DedIler ki: "Ey kavmimiz! Şüphesiz biz, Mûsâ'dan sonra indirIlen, kendinden önceki kitapları doğrulayan, gerçeğe ve doğru yola Ileten bir kitap dinledik."
Muhammed (19) BIl ki Allah'tan başka hiçbir Ilâh yoktur. Hem kendinin, hem de inanmış erkek ve kadınların günahlarının bağışlanmasını dIle! Allah gezip dolaştığınız yeri de, içinde kalacağınız yeri de bIlir.
Fetih (3) Ta ki Allah, senin geçmiş ve gelecek günahlarını bağışlasın, sana olan nimetini tamamlasın, seni doğru yola Iletsin ve Allah sana, şanlı bir zaferle yardım etsin.
Fetih (20) Allah size, elde edeceğiniz birçok ganimetler vaad etmiştir. ŞimdIlik bunu size hemen vermiş ve insanların ellerini sizden çekmiştir. (Allah böyle yaptı) ki, bunlar mü'minler için bir delIl olsun, sizi de doğru bir yola Iletsin.
Fetih (21) Henüz elde edemediğiniz, fakat Allah'ın, Ilmiyle kuşattığı başka (kazançlar) da vardır. Allah her şeye hakkıyla gücü yetendir.
< Önceki Sayfa 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 Sonraki Sayfa >