"al" kelimesini diğer meallerde de aramak için; lütfen kutudan meal seçin.

Bu mealde "al" kelimesinin geçtiği ayet sayısı: 2308

SURE ADI AYET
İbrahim (47) Sakın allah'ın, peygamberlerine verdiği sözden cayacağını sanma! Şüphesiz allah mutlak güç sahibidir, intikam sahibidir.
İbrahim (48) O gün yer, başka bir yere, gökler de başka göklere dönüştürülür ve insanlar bir ve kahhar (her şeyin üzerinde yegâne hakim) olan allah'ın huzuruna çıkarlar.
İbrahim (51) allah herkese kazandığının karşılığını vermek için böyle yapar. Şüphesiz allah, hesabı çabuk görendir.
İbrahim (52) Bu Kur'an; kendisiyle uyarılsınlar, allah'ın ancak tek ilah olduğunu bilsinler ve akıl sahipleri düşünüp öğüt alsınlar diye insanlara bir bildiridir.
Hicr (79) Onlardan da intikam aldık. İkisi de (Lût kavminin yaşadığı Sodom ile Şuayb kavminin yaşadığı Eyke) belirgin bir anayol üzerinde idiler.
Hicr (94) Ey Muhammed! Şimdi sen, sana emrolunanı açıkça ortaya koy ve allah'a ortak koşanlara aldırış etme.
Hicr (96) Şüphesiz biz, allah ile beraber başka ilah edinen alaycılara karşı sana yeteriz. İlerde bilecekler.
Nahl (1) allah'ın emri gelecektir. Artık onun acele gelmesini istemeyin. allah, onların ortak koştukları şeylerden uzaktır, yücedir.
Nahl (2) allah, "Benden başka ilah yoktur. Öyle ise bana karşı gelmekten sakının" diye (insanları) uyarmaları için emrini içeren vahiy ile melekleri kullarından dilediğine indirir.
Nahl (3) allah, gökleri ve yeri hak ve hikmete uygun olarak yarattı. O, müşriklerin ortak koştukları şeylerden yücedir.
Nahl (9) Doğru yolu göstermek allah'a aittir. Yolun eğrisi de vardır. allah dileseydi hepinizi doğru yola iletirdi.
Nahl (11) allah o su ile size; ekin, zeytin, hurma ağaçları, üzümler ve her türlü meyvelerden bitirir. Elbette bunda düşünen bir kavim için bir ibret vardır.
Nahl (13) Sizin için yeryüzünde çeşitli renk ve biçimlerle yarattığı şeyleri de sizin hizmetinize verdi. Öğüt alan bir toplum için bunda ibretler vardır.
Nahl (18) Halbuki allah'ın nimetini saymaya kalksanız onu sayamazsınız. Şüphesiz allah; çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.
Nahl (19) allah gizlediğinizi de, açığa vurduğunuzu da bilir.
Nahl (20) allah'ı bırakıp da taptıkları şeyler, yaratılmış olduklarına göre hiçbir şey yaratamazlar.
Nahl (23) Şüphe yok ki allah, onların gizlediklerini de, açığa vurduklarını da bilir. O, büyüklük taslayanları hiç sevmez.
Nahl (26) Onlardan öncekiler de tuzak kurmuşlardı. allah'ın azabı binalarını, temelinden gelip yıktı da tavanları başlarına çöküverdi ve azap kendilerine fark edemedikleri yerden geldi.
Nahl (27) Sonra kıyamet günü allah onları rezil edecek ve diyecek ki: "Uğrunda mücadele ettiğiniz ortaklarım nerede?!" kendilerine ilim verilenler ise şöyle derler: "Şüphesiz bugün rezillik, aşağılık ve kötülük kafirlerin üzerinedir."
Nahl (28) O kafirler, nefislerine zulmederlerken melekler onların canlarını alır da onlar teslim olup, "Biz hiçbir kötülük yapmıyorduk" derler. (Melekler de şöyle diyecekler:) "Hayır! allah sizin yapmakta olduklarınızı hakkıyla bilmektedir."
< Önceki Sayfa 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 Sonraki Sayfa >