"ET" kelimesini diğer meallerde de aramak için; lütfen kutudan meal seçin.

Bu mealde "ET" kelimesinin geçtiği ayet sayısı: 737

SURE ADI AYET
Müminun (14) Sonra bu az suyu "alaka" haline gETirdik. Alakayı da "mudga" 2yaptık. Bu "mudga"yı da kemiklere dönüştürdük ve bu kemiklere de ET giydirdik. NihayET onu bambaşka bir yaratık olarak ortaya çıkardık. Yaratanların en güzeli olan Allah'ın şânı ne yücedir!
Müminun (26) (Nûh), "Rabbim! Beni yalanlamalarına karşı bana yardım ET!" dedi.
Müminun (39) O peygamber, "Ey Rabbim! Yalanlamalarına karşı bana yardım ET!" dedi.
Müminun (44) Sonra arka arkaya peygamberlerimizi gönderdik. Her ümmETe kendi peygamberi geldikçe onu yalanladılar. Biz de onları birbiri ardından helak ETtik ve onları birer ibrETli hikaye yaptık. Artık inanmayan bir kavim Allah'ın rahmETinden uzak olsun!
Müminun (53) (İnsanlar ise, din) işlerini kendi aralarında parça parça ETtiler. Her grup kendinde bulunan ile sevinmektedir.
Müminun (80) O, diriltendir, öldürendir. Gece ile gündüzün birbirini takib ETmesi de O'na aittir. Hâlâ aklınızı kullanmıyor musunuz?
Müminun (81) Hayır onlar, öncekilerin söyledikleri sözler gibi sözler ETtiler.
Müminun (100) NihayET onlardan birine ölüm gelince, "Rabbim! Beni dünyaya geri gönderiniz ki, terk ETtiğim dünyada salih bir amel yapayım" der. Hayır! Bu sadece onun söylediği (boş) bir sözden ibarETtir. Onların arkasında, tekrar dirilecekleri güne kadar (devam edecek, dönmelerine engel) bir perde (berzah) vardır.
Müminun (109) Kullarımdan, "Ey Rabbimiz! Biz inandık, bizi bağışla, bize merhamET ET, sen merhamET edenlerin en hayırlısısın" diyen bir grup var idi.
Müminun (118) De ki: "Rabbim! Bağışla, merhamET ET. Çünkü sen merhamET edenlerin en hayırlısısın!"
Nur (4) Namuslu kadınlara zina isnat edip sonra da dört şahit gETiremeyenlere seksen değnek vurun. Artık onların şahitliğini asla kabul ETmeyin. İşte bunlar fâsık kimselerdir.
Nur (7) Eşlerine zina isnat edip de kendilerinden başka şahitleri olmayanlara gelince, onların her birinin şahitliği; kendisinin doğru söyleyenlerden olduğuna dair, Allah adına dört defa yemin ederek şahitlik ETmesi, beşinci defada da; eğer yalancılardan ise, Allah'ın lanETinin kendi üzerine olmasını ifade ETmesiyle yerine gelir.
Nur (9) Kocasının yalancılardan olduğuna dair Allah'ı dört defa şahit gETirmesi (Allah adına yemin ETmesi), beşinci defada da eğer kocası doğru söyleyenlerden ise Allah'ın gazabının kendi üzerine olmasını dilemesi, kadından cezayı kaldırır.
Nur (22) İçinizden varlık ve servET sahibi kimseler yakınlarına, düşkünlere ve Allah yolunda hicrET edenlere (kendi mallarından bir şey) vermeyeceklerine yemin ETmesinler. Onlar affETsinler, vazgeçip iyi muamelede bulunsunlar. Allah'ın sizi bağışlamasını arzu ETmez misiniz? Allah çok bağışlayandır, çok merhamET edendir.
Nur (33) Evlenmeye güçleri yETmeyenler de, Allah kendilerini lütfuyla zengin edinceye kadar iffETlerini korusunlar. Sahip olduğunuz kölelerden "mükâtebe" yapmak isteyenlere gelince, eğer onlarda bir hayır görürseniz onlarla mükâtebe yapın. Allah'ın size verdiği maldan onlara verin. Dünya hayatının geçici menfaatlerini elde ETmek için iffETli olmak isteyen cariyelerinizi fuhşa zorlamayın. Kim onları buna zorlarsa bilinmelidir ki hiç şüphesiz onların zorlanmasından sonra Allah (onları) çok bağışlayıcıdır, çok merhamETlidir.
Nur (41) Göklerde ve yeryüzünde bulunan kimselerle, sıra sıra (kanat çırparak uçan) kuşların Allah'ı tespih ETtiğini görmez misin? Her biri duasını ve tesbihini kesin olarak bilmektedir. Allah onların yapmakta olduğu şeyleri hakkıyla bilendir.
Nur (43) Görmez misin ki Allah, bulutları sevk eder. Sonra, onları kaynaştırıp üst üste yığar. NihayET yağmurun, onların arasından yağdığını görürsün. O, gökten, oradaki dağ (gibi bulut)lardan dolu indirir de onu dilediğine isabET ETtirir, dilediğinden de geri çevirir. Bu bulutların şimşeğinin parıltısı neredeyse gözleri alacak.
Nur (47) (Münâfıklar), "Allah'a ve peygambere inandık ve itaat ETtik" derler. Sonra da onların bir kısmı bunun ardından yüz çevirirler. Halbuki onlar inanmış değillerdir.
Nur (51) Aralarında hüküm vermek için Allah'a (Kur'an'a) ve Resülüne davET edildiklerinde, mü'minlerin söyleyeceği söz ancak, "işittik ve iman ETtik" demeleridir. İşte onlar kurtuluşa erenlerin ta kendileridir.
Nur (53) Münâfıklar sen kendilerine emrETtiğin takdirde mutlaka savaşa çıkacaklarına dair en ağır bir şekilde Allah'a yemin ETtiler. De ki: "Yemin ETmeyin. Sizden istenen güzelce itaat ETmektir. Şüphesiz Allah yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır."
< Önceki Sayfa 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 Sonraki Sayfa >