"T" kelimesini diğer meallerde de aramak için; lütfen kutudan meal seçin.

Bu mealde "T" kelimesinin geçtiği ayet sayısı: 1573

SURE ADI AYET
Bakara (74) Sonra bunun ardından kalpleriniz yine kaTılaşTı, Taş gibi; haTTa daha kaTı oldu. Çünkü Taş vardır ki, içinden ırmaklar fışkırır. Taş vardır ki yarılır da içinden sular çıkar. Taş da vardır ki, Allah korkusuyla (yerinden kopup) düşer. Allah yapTıklarınızdan hiçbir zaman habersiz değildir.
Bakara (75) Şimdi, bunların size inanacaklarını mı umuyorsunuz? Oysa içlerinden bir Takımı, Allah'ın kelamını dinler, iyice anladıkTan sonra, onu bile bile Tahrif ederlerdi.
Bakara (77) Onlar bilmiyorlar mı ki, Allah onların gizli TuTTuklarını da bilir, açığa vurduklarını da.
Bakara (78) Bunların bir de ümmî Takımı vardır; KiTab'ı (TevraT'ı) bilmezler. Onların büTün bildikleri bir sürü kurunTulardır. Onlar sadece zanda bulunurlar.
Bakara (89) Kendilerine ellerindekini (TevraT'ı) Tasdik eden bir kiTap (Kur'an) gelince onu inkar eTTiler. Oysa, daha önce (bu kiTabı geTirecek peygamber ile) inkarcılara (Arap müşriklerine) karşı yardım isTiyorlardı. (TevraT'Tan) Tanıyıp bildikleri (bu peygamber) kendilerine gelince ise onu inkar eTTiler. Allah'ın lâneTi inkarcıların üzerine olsun.
Bakara (91) Onlara, "Allah'ın indirdiğine (Kur'an'a) iman edin" denilince, "Biz sadece bize indirilene (TevraT'a) inanırız" deyip, ondan sonra geleni (Kur'an'ı) inkâr ederler. Halbuki o ellerinde bulunanı (TevraT'ı) Tasdik eden hak bir kiTapTır. De ki, "Eğer inanan kimseler idiyseniz daha önce niçin Allah'ın peygamberlerini öldürüyordunuz?"
Bakara (93) Hani, Tûr'u Tepenize dikerek sizden söz almışTık, "Size verdiğimiz KiTab'a sımsıkı sarılın; ona kulak verin" demişTik. Onlar, "Dinledik, karşı geldik" demişlerdi. İnkârları yüzünden buzağı sevgisi onların kalplerine sindirilmişTi. Onlara de ki (TevraT'a beslediğinizi iddia eTTiğiniz) imanınızın size emreTTiği şey ne köTüdür, eğer inanan kimselerseniz!
Bakara (94) De ki: "Eğer (iddia eTTiğiniz gibi) Allah kaTındaki ahireT yurdu (cenneT) diğer insanlar için değil de, yalnız sizinse ve doğru söyleyenler iseniz haydi ölümü Temenni edin!"
Bakara (95) FakaT kendi elleriyle önceden yapTıkları işler yüzünden ölümü hiçbir zaman Temenni edemezler. Allah o zalimleri hakkıyla bilendir.
Bakara (100) Onlar ne zaman bir anTlaşma yapTılarsa içlerinden bir Takımı o anTlaşmayı bozmadı mı? ZaTen onların çoğu iman eTmez.
Bakara (102) Süleyman'ın hükümranlığı hakkında şeyTanların (ve şeyTan TıyneTli insanların) uydurdukları yalanların ardına düşTüler. Oysa Süleyman (büyü yaparak) küfre girmedi. FakaT şeyTanlar, insanlara sihri ve (özellikle de) Babil'deki HârûT ve MârûT adlı iki meleğe ilham edilen (sihr)i öğreTmek sureTiyle küfre girdiler. Halbuki o iki melek, "Biz ancak imTihan için gönderilmiş birer meleğiz. (Sihri caiz görüp de) sakın küfre girme" demedikçe, kimseye (sihir) öğreTmiyorlardı. Böylece (insanlar) onlardan kişi ile karısını birbirinden ayıracakları sihri öğreniyorlardı. Halbuki onlar, Allah'ın izni olmadıkça o sihirle hiç kimseye zarar veremezlerdi. (Onlar böyle yaparak) kendilerine zarar veren, fayda geTirmeyen şeyleri öğreniyorlardı. Andolsun, onu saTın alanın ahireTTe bir nasibi olmadığını biliyorlardı. Kendilerini karşılığında saTTıkları şey ne köTüdür! Keşke bilselerdi.
Bakara (105) Ne KiTab ehlinden inkâr edenler ve ne de Allah'a orTak koşanlar, Rabbinizden size bir iyilik gelmesini isTerler. Oysa Allah rahmeTini dilediğine Tahsis eder. Allah, büyük lüTuf sahibidir.
Bakara (112) Hayır, öyle değil! Kim "ihsan" derecesine yükselerek özünü Allah'a Teslim ederse, onun mükâfaTı Rabbinin kaTındadır. ArTık onlara korku yokTur, onlar üzülmeyeceklerdir.
Bakara (113) Yahudiler, "HırisTiyanlar bir Temel üzerinde değiller" dediler. HırisTiyanlar da, "Yahudiler bir Temel üzerinde değiller" dediler. Oysa hepsi KiTab'ı okuyorlar.(KiTab'ı) bilmeyenler de Tıpkı bunların söyledikleri gibi demişTi. ArTık onların aralarında uyuşamadıkları davada, hükmü Allah verecekTir.
Bakara (118) Bilmeyenler, "Allah bizimle konuşsa, ya da bize bir mucize gelse ya!" derler. Bunlardan öncekiler de Tıpkı böyle, bunların dedikleri gibi demişTi. Onların kalpleri (anlayışları) birbirine benziyor. Biz âyeTleri, kesin olarak inanacak bir Toplum için açıkladık.
Bakara (119) Şüphesiz biz seni hak ile; müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik. Sen cehennemlik olanlardan sorumlu TuTulacak değilsin.
Bakara (121) Kendilerine kiTab verdiğimiz kimseler, onu gereği gibi okurlar. İşTe bunlar ona inanırlar. Onu inkar edenlere gelince, işTe onlar ziyana uğrayanların Ta kendileridir.
Bakara (122) Ey İsrailoğulları! Size verdiğim nimeTimi ve (bir zamanlar) sizi cümle âleme üsTün TuTTuğumu haTırlayın.
Bakara (123) Kimsenin kimse namına bir şey ödemeyeceği, hiç kimseden fidye alınmayacağı, kimseye şefaaTin (aracılığın) yarar sağlamayacağı ve hiç kimsenin hiçbir TarafTan yardım göremeyeceği günden sakının.
Bakara (124) Bir zaman Rabbi İbrahim'i bir Takım emirlerle sınamış, İbrahim onların hepsini yerine geTirmiş de Rabbi şöyle buyurmuşTu: "Ben seni insanlara önder yapacağım." İbrahim de, "Soyumdan da (önderler yap, ya Rabbi!)" demişTi. Bunun üzerine Rabbi, "Benim ahdim (verdiğim söz) zalimleri kapsamaz" demişTi.
< Önceki Sayfa 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 Sonraki Sayfa >